Selam millet! Ben çikolata. Beni birçoğunuz tanıyorsunuz. Bu kaçıncı senaryom, valla saymadım bile Şimdiki ise biraz farklı. Su Prensesi'yle oturduk, düşündük. KIZ KIZA bir senaryo yazalım dedik. Ve işte şöyle bir şey yazdık. Umarım beğenilir ve kısa sürmez. Ama biz kızlar dostluk ve aşkı seviyoruz.
ÇİKOLATA. ve SU PRENSESİ ortak senaryosudur. ÇAKIL TAŞLARI ve KAVAK YELLERİ ortak hikayesidir. ---------------------------------------------------- KIZ KIZA Sıcacık Bir Dostluğa Uzanan Fırtınalı Bir Süreç... JENERİK MÜZİK Nil Karaibrahimgil- BÜTÜN KIZLAR TOPLANDIK TANITIM Sevil: Dizideki gibi sert ve inatçı değil, bunu baştan söyleyelim. Biraz değişken ve kararsız. Güzel giyinir, hoştur. Tıp fakültesi son sınıf. Ayçin: Bakımlı ve güzel. Sevimli. Güzel giyinir, makyajsız dolaşmaz. Moda Tasarımı son sınıf. Zeynep: Kendi halinde, herkesle uyum sağlayabilen (Tabi istisnalar olabiliyor. Zıtlaştıkları da oluyor.) bir kız. Güzel giyinir. Yabancı Dil son sınıf. BU KIZLAR ÇOK YAKIN KANKA... BİR DE GELELİM DİĞER GRUBA... Aslı: Güzel, akıllı. Tıp fakültesi son sınıf. Mine: Güzel, sevimli, bakımlı, biraz çatlak. Moda Tasarımı son sınıf. Su: Akıllı, güzel ama biraz dişli. Lafını esirgemez. Erkeksidir. BU KIZLAR DA ÇOK YAKIN KANKA... ------------------------------------------------------ GELELİM ERKEKLERE... Ekrem: Sempatik (biliyoruz zaten) Kızlara düşkün (bunu su gibi biliyoruz) Efe: Ekremle aynı kafadan. Çatlak, kızlara düşkün. Cenker: Aklı başında, çalışkan ama fena çekingen. Deniz: Grupta herkese ayak uydurabilen bir tip. Cihan: Deniz gibi, kendi halinde, ağırbaşlı. Atakan: Biraz mülayim, sakin, aklı başında; ama erkek değil mi, kız görünce afallar işte!
Yalnız o değil, altısı da kız görünce afallar! Hele de bu kızlar altı taneyse ve karşı daireye taşınırlarsa haydi haydi afallar! Bu kızların karşı daireye taşınma olayıysa çok farklı. Birbirlerini tanımıyorlar bile. Ama mecburiyet... Ardından rekabet... Tatlı çatışmalar... En sonunda dostluk... BELKİ AŞK! ----------------------------------------------- İlk bölüm çikolata.'dan. Bekleyin.
'Buse'
Cinsiyet :
Mesaj Sayısı : 411
Rep gücü : 427
Kayıt tarihi : 22/07/10
Nerden : İzmiiir (:
Kişisel İleti : Aref nabzını nasıL durdurdu? O sandaLyeLer nasıL düştü? O yüzük ağzına nasıL girdi? Babam böyLe pasta yapmayı nerden öğrendi.? :)
Evet arkadaşlar hazır fırsat bulmuşken ilk bölümü de yazdım, şimdi eklemek istiyorum. 1.BÖLÜM: TATSIZ BAŞLANGIÇ Mine: Ay düzgün tut şunu Aslı! Aslı: Tutuyoruz işte, tamam! Ekrem merdivenlere yönelir. Kız sesleri duyar. Ekrem: Noluyo ya? Yukarı çıkar. Mine ve Aslıyı görür. Ekrem: Hanımlar, bir şeye mi bakıyosunuz? Aslı: Şunu ikinci kata çıkarmaya çalışıyoruz. Ekrem: Hangi ikinci kat?! Mine: Bu apartmanda kaç tane ikinci kat var? Ekrem: Bir... Aslı: Öyleyse? Ekrem: Siz bizim kata çıkıyosunuz. Hayırdır? Aslı: Daire 4'ü kiraladık. Ekrem: Hadi lan! Şey yani pardon! Ciddi misiniz? Mine: Şaka yapıyo gibi mi görünüyoruz? Ekrem: Ben yardım ediyim o zaman. Aslı: Taşıyabiliceğine emin misin? Biraz ağır da. Ekrem: Hah! Siz taşıyosanız ben haydi haydi taşırım! Mine: Biz de pek taşıyamadık da, arkadaşımızı bekliyoruz. Ekrem: Arkadaşınız? Taşıyacak biriyse erkek herhalde. Arkadaş derken, sevgili falan mı? Yani sevgiliniz mi var? Aslı: Hah, Su, gel de taşı şunu! Ekrem: Su diye erkek mi olur ya? Arkasını dönüp Su'yu görür. Ekrem: Anam! Mine: Su erkek değil! Su: Şunu mu taşıyamadınız kızlar? Ekrem: Yok ya, ben taşırım, sen bırak! Ölümü gör, bırak! Su ısrarına dayanamaz. Ekrem kutuyu eline alır, daha doğrusu almaya çalışır ama beceremez. Aslı: Bırak istersen. Ekrem: Siz buna ceset falan doldurmadınız dimi? Su: Ay tamam ver şunu! Bir de erkek olucak! Ekrem: Şu anda rencide edilmiş hissettim kendimi! =( Mine: Hadi kızlar ya, vakit kaybetmeyelim! Ekrem: Şu anda vakit kaybı gibi hissettim kendimi! =( Aslı: Hislerinin seni yanıltmaması ne güzel! Kızlar gülerler. Yukarı çıkmaya başlarlar. Ekrem de peşlerinden. Ekrem: Komşu olmamız ne güzel dimi? Benim beş tane daha arkadaşım var. Tanışırız, kaynaşırız, çok iyi anlaşırız ya! Siz böyle üç tane misiniz? Mine: Evet. Ekrem: (Kendi kendine) Biri bana, biri Efeye, Cihanla Cenker kızdan anlamaz zaten, diğerini de Denizle Atakan kendi aralarında paylaşsınlar artık! İkinci kata gelirler. Kızlar kapıyı açar, içeri girerler. Ekrem: Görüşürüü... Demeye kalmadan kızlar kapıyı örter. Ekrem: Neyse, zamanla komşuluk ilişkileri, dostluk derken iyice kaynaşırız herhalde. Yani inşallah! Amaan, neyse, ben çocuklara haber veriyim. Kapıyı çalar, Cihan açar. Ekrem direkt içeri dalar. Ekrem: Oğlum yaşadık lan! Efe nerde? Atakan: Bilmiyoruz, bakkala gitmişti, hala dönmedi. Ekrem: Kesin bir iki tane kız görmüştür, peşlerine düşmüştür. Deniz: Ee, biz niye yaşadık? Ekrem: Ya sizi bilmem de, Efeyle ben yaşadım! Cenker: Noluyo oğlum ya?! Ekrem: Karşıya peri kızı gibi böyle üç tane hatun taşındı ya! Deniz: Hadi ya! Cihan: Oğlum bırak kızı hatunu, tek derdin o dimi ya?! Ekrem: Sen ne anlarsın kitap kurdu?! Kızları sevmek sanattır! Deniz: Kızları anlamak sanattır abicim! Ama maalesef şimdiye dek bu sanatı uygulayabilmiş olan görülmedi. Ekrem: Hehe, güzel laf! Olsun oğlum, ben kızları anlıyorum ya! Bu kadar değer görünce şımarıyolar, yoksa onlar da istiyo yani! Cenker: Valla dersler yeni başladı, derslere odaklanmamız lazım. Oyalanacak vaktimiz yok. Ekrem: Buyrun bi tane daha! Oğlum sen anlamazsın ya, sen pasifsin! Efe nerde kaldı ya, o anlar benim halimden! Efe kapının önündedir. Sevil ve Ayçini apartmana girerken görür. Sevil: Ayçin burası dimi, doğru yerdeyiz yani? Ayçin: Burası Sevil! Bu ne tereddüt anlamadım ki ya! Efe: Selam kızlar, birine mi baktınız? Ayçin: Yoo, evimize geldik. Efe: Eviniz? Hangi eviniz ya, anlamadım ben. Sevil: İkinci kata taşınıyoruz, daire 4! Efe: İkinci kat? İkinci kat yani, bildiğimiz ikinci kat?! Ayçin: Bilmediğimiz ikinci kat hangisi?! Töbe Ya Rabbim! Bu bizim komşumuzsa yandık! Efe: Bildiniz. Bendeniz Efe! Karşı dairede oturuyorum. Ayçin: Nasıl nasıl? Allah bize kolaylık versin o zaman ne diyim! Sevil: Ayçin bırak milletle uğraşmayı, çabuk çıkalım. Efe: Buyrun, ben size eşlik ediyim. Sevil: Biz yolu biliyoruz! Efe: Olsun ben eşlik ediyim! Ayçin: Kaybolmayız merak etme! Aa, deli mi ne! Efe: Sen biraz agresifsin ya, öğrencisin galiba! Ayçin: Ne alaka? Efe: Öğrenciler hani hep bir agresif olur ya hani, gergin olur. Espiri yapmak açısındam... Ayçin: Biri sana kızlar kendilerini güldüren erkeklerden hoşlanır demiş ama sen dozunu kaçırmışsın galiba! Yürü Sevil. Efe: Ya ben de eve gidiyodum zaten, beraber yürüyelim o zaman. Çıkarlar, kızlar Efeye bakar, Efe kızlara. Ayçin: Ne?! Efe: Ne ne?! Ayçin: Ne demek ne ne?! Efe: Önce sen dedin "ne" diye? Ayçin: Tip tip bakıyosun diye dedim. Efe: Ben içeri mi giriyim o zaman? Sevil: Bir zahmet! Efe: Zahmet valla! Şimdi iki adım at, kapının ziline bas, açılmasını bekle, o-hooo, yıl olur. En iyisi şöyle biraz dinleniyim şurda ya, hatta siz de dinlenin, yorulmuşsunuzdur. Ayçin: Ay çattık ya! Girsene içeri kardeş! Efe: Kardeş? Evet, dakika bir gol bir! Zaten ben kızlardan farklı muamele beklemem! Neyse, ben giriyorum içeri, eyvallah! Ayçin: Hıı, ondan ondan! Kızlar anahtarlarını çıkarırlar. Efe içeri girer. Efe: Lan oğlum yaşadık lan! Ekrem: Oo, Efe bey teşrif edebildi, nerdesin oğlum! Efe: Müjdem var Eko sana! Ekrem: Benim de sana müjdem var! Efe: Önce ben söyliyim. Ekrem: Allahını seversen ben söyliyim ya! Efe: Ya bn ya, nolur... Cihan: Uzatmayın ya! Efe, karşı daireye peri kızı gibi hatunlar taşınıyomuş Ekremin tabiriyle, onu müjdeliyecekti sana. Ekrem: Ya niye söylüyosun ama, ben ondan müjde payımı alıcaktım! Efe: Oğlum ben de sana onu söyliycektim zaten! Ben de gördüm oğlum kızları! Ekrem: Hadi ya, hangi ara gördün oğlum?! Ben gördüğümde yeni gelmişlerdi. Efe: Apartmanda karşılaştık. Ekrem: Biz de merdivenlerde. Ama biri mavi gözlü, biri sarışın, diğeri esmer bomba. Efe: Esmer bomba tamam, biri kumralımsı gibi bişey, ama mavi gözlüyü anlayamadım ben kanka, iki kişiydiler. Ekrem: Yok yav, üç kişiydiler. Ama üçüncüsü sonradan geldi, belki sen onu görmemişsindir. Efe: E olabilir bilmem artık. Bunlar kızları çekiştirirken kızlara dönelim: Sevil ve Ayçin anahtarı kapıya takarlar. Mine: Siz de bir ses duydunuz mu? Aslı: Neydi o? Mine: Ay sanki biri kapıyı zorluyo! Su: Durun ya, ben bakarım şimdi. Su kapının önüne gelir. Seville Ayçin kapıyı açarlar, Suyu görürler. Sevil: A-ah! Bu kim ya?! Su: Asıl siz kimsiniz ya? Bizim anahtarın sizde ne işi var? Ayçin: Ne sizin anahtarı be! Haa, siz ev sahibinin kızları falan mısınız? Aslı: Noluyo ya? Su: Biz ev sahibinin kızları değiliz, biz kiracıyız. Sevil: Ev sahibi bize "kiracılar çıktılar, ev boş" demişti. Aslı: E öyle zaten, kiracılar çıktı, yeni kiracılar geldi. Ayçin: E siz kimsiniz o zaman? Su: Biz yeni kiracılarız. Sevil: Ay şaka herhalde! Yeni kiracılar biziz! Mine: Ne sizi ya? Siz kimsiniz? Bizim kontratımız var bir kere! Ayçin: Bizim de var "bir kere"! Aslı: Biz ilk ayın kirasını ve depozitoyu da ödedil! Sevil: Biz de ödedik canım, biz de ödedik! Su: Ya noluyo burda?! Siz kimsiniz ya, oyun mu oynuyosunuz bize?! Ayçin: Ne oyunu ya? Kapı gibi sözleşmemiz var bizim! Mine: E çıkarın da görelim o zaman! Sevil: Çıkar Ayçin! Ayçin: Çıkar Sevil! Sevil: Ayçin sende. Ayçin: Yoo Sevil, bende değil. Sende olması gerekmiyo muydu? Sevil: Allah Allah, niye bende olması gerekiyomuş ya?! Aslı: Ya kontratınız bile yok! Defolun gidin ya! Sevil: Siz kimi kimin evinden kovuyosunuz be! Mine: Sizi kendi evimizden kovuyoruz! Ayçin: Burası bizim evimiz! Su: Ee, nerde belge? Kızım saf mıyız biz?! Basın gidin, hadi! Ayçin: Bir dakika ya, bizim kontrat burda değil ama bu evin sizin olduğu ne malum? Nerde sizin kontrat?! Mine: Su, kontratı gösterir misin arkadaşlara? Su içerden kontratı getirir. Ayçin: Bu ne demek ya! Sevil: Hayır ya, burası bizim evimiz! Biz buraya kaç para saydık! Aslı: Bizim işte ya, görmüyo musunuz?! Hemen gidin burdan! Ayçin: Allah Allah! Kızım çeneni kapat, oyarım maviş gözlerini! Su: Hop hop! Sen ne diyosun ya, yavaş gel! Hem bizi rahatsız ediyosunuz, hem de laf türetiyosunuz karşımızda! Bilmişler! Sevil: Asıl sen fazla bilmişsin! Mine: Eeh, yeter ama! Fazla uzadı bu iş! Sözleşmeniz yoksa bu ev sizin değil demektir! Ayçin: Sözleşme var ama yanımızda değil! Aslı: Ya saçmalamayın! İki ayrı sözleşme mi olur?! Sevil: Biz bilmeyiz sizin ne dolaplar çevirdiğinizi! Su: Noluyo ya? Biz dolandırıcı mıyız? Ne malum sizin çok temiz olduğunuz?! Ayçin: Bana bak! Su: Bakıyorum! Ayçin: Kes sesini! Su: Sen kes! Sevil: Ayçin tamam! Aslı: Ya defolun ya! Sevil: Susar mısın? Konuşacağına arkadaşını zaptet! Mine: Ay üf numara mı yapıyo bize bunlar ya! Sevil: Yapsanız yapsanız siz yaparsınız bu numarayı! Erkekler bu bağırışları karşı daireden duyarlar ve kapının önüne çıkarlar. Ekrem: Aha, benim gördüğüm kızlar! Cenker: Noluyo burda ya?! Kızlar erkekleri görünce dururlar. Ayçin: Evimize girmeye çalışıyoruz! Su: O zaman tımarhaneye gidin canım, burası sizin eviniz değil! Ayçin: Ben senin evini biliyorum ama, seni gömücem evine gömücem! Su: O biraz zor! Cihan: Ya sakin olun, problem nedir? Sevil: Burası bizim evimiz. Sözleşmemiz var. Aslı: Nerde o zaman? Sevil: Yanımızda değilmiş işte, bulamadık. Erkekler: Eeee? Sevil: Evimize giremiyoruz. Mine: Bir dakika ya, eksik anlatıyo. Bizim sözleşmemiz var. Asıl onların yok! Ayçin: Var! Mine: Nerde, gösterin o zaman, nerde? Ayçin: Bilmiyoruz! Erkekler: Eeee? Mine: Gelip bizi rahatsız ediyolar. Apartman yöneticisine şikayet edicem. Efe: Bir dakika ya, bu güzel kızlara kıyamazsınız. Ayçin: Ay sen de sus be! Su: Derhal gitsinler yoksa şikayet edicez! Sevil: Sözleşmeyi gösterirsek apışıp kalırsınız ama! Mine: Gösterin o zaman ya! Anca konuşmayı biliyosunuz! Ayçin: Gitmiyoruz be, burası bizim evimiz. Aslı: Sözleşmeyi getirin, anlaşalım. Sevil: Sözleşmeyi nereye koyduğumuzu hatırlıyo musun Ayçin? Ayçin: Off, sanki bir şeyler hatırlıyorum. Ben sabah komodine bıraktım, sonra bir şey oldu. Yoktu. Sevil: Ne oldu? Onu hatırla işte. Ekrem: Iıı, kızlar bence şöyle yapalım. Siz gelin, bizde düşünün, böyle ayakta olmaz ki. Hatırlamazsınız. Efe: Evet ya. Hatta hepiniz gelin, bizim mecliste kararlaştıralım. Su: Zaten biz bu kızları eve sokmayız sözleşme göstermeden! Ekrem: O zaman gelin. Hadi ama. Kızlar o an ne yapacaklarını düşünmezler bile, erkeklerin evine geçerler. Mine: Ev mi burası? Deniz: Evet. Mine: Kusura bakmayın da belediyenin çöplüğü bile daha temizdir bu evden. Ekrem: Ya asıl siz kusura bakmayın ya... Valla mahcup olduk. Sevil: Ayçin hatırla hadi! Ayçin: Ya bir dur! Ben komodine bıraktım... Sonra... Sonra şey oldu. Sonra Zeynep... Sevil: Zeynep?! Ayçin: Zeynep! Ekrem: Noluyo ya? Kızlar korosu mu yapıyosunuz? Ayçin: Evet canım, sözleşme Zeynepte. Arayalım da getirsin. Sevil: Bekleyin, bakın şimdi görüceksiniz sözleşme kimdeymiş? Ayçin Zeynep'i arar. Zeynep alelacele gelir. Sevil: Sözleşmeyi göstersene Zeynep. Zeynep: Hay hay. Buyrun bayanlar. Sözleşmeyi gösterir. Mine-Aslı-Su: !!!!!!!!!!!!!! BÖLÜM SONU
En son çikolata. tarafından Cuma Kas. 26, 2010 7:53 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Çarş. Nis. 26, 2023 1:22 am
Cinsiyet
Mesaj Sayısı
Rep gücü
Kayıt tarihi
Sevdiği Karekter
Konu: KIZ KIZA "Bütün Kızlar Toplandık!" 
Nerden
Kişisel İleti
efem
