Evcilik Oyunu-İki Delinin Hikayesi 25.Bölüm 152.Sayfa(EN GÜZEL AŞK ZOR OLANMIŞ)

**Kayıt tarihi** : 11/08/10

eelliiff demiş ki:: ama ama peki senaristim ne diyelim sen bilirsin ama senaryona ben doyamadım

bnde ya

**Kayıt tarihi** : 19/10/10

valla bende ne güzel bebklerinin adıda benimm adım olcaktı finL BÖLÜMÜNÜ BEKLİYORUMMM

**Kayıt tarihi** : 15/08/10

33.Bölüm

E :Daha doğrusu şey ımmm bizim bir çocuğumuz olacak !

-NE !

Hüsna :Ay yavrum sen hamile misin ?

E :Ben değil Sevil...

S :Bana dedi zaten...

Ayçin :Ay inanamıyorum, şoklardayım.

Sena :Ah yavrum insan bir alıştıra alıştıra söyler, kalbime inecekti.

Süleyman :Hayırlı uğurlu olsun evladım, analı babalı büyüsün.

Ch :Ben dayı mı oluyorum şimdi...

C :ay bende bende...

Ch :Hay Yarabbim !

Hüsna :Ah yavrum benim, küçük hüsna mı varmış burda, küçük hüsna mı varmış, oy babaannesinin bir tanesi mi varmış.

Nisanur :Ay resmen hala oluyorum.

Ekrem :Yaşında gelmişti zaten.

Nn :Ekrem !

Ekrem :Ekrem Baba...

Muzaffer :Ah hayırlı olsun yavrum...

Naile :Analı babalı büyüsün inşallah.

Neşet :Sefil behlül karışımı bişey nasıl olacak bilemiyorum.

Hüseyin(gözleri dolmuş bir şekilde) Hayırlı olsun kızım, der ve Sevil’e sarılır.

Ayçin :Ay çok duygusal...

Herkes gittikten sonra...

S :Çok sevindiler.

E :Evet.

S :Ekrem çocuğuma Hüsna ismini koymayacağız dimi ?

E :Ne varmış benim annemin isminde...

S :Sana bakarsak Gülşişe Hüsna Aleyna Sena Berrin Melike Su isimlerinde de bişey yok.Ekrem nerde duydun sen bu kadar uzun ismi,Allah aşkına... Bak Selinay ne kadar güzel isim...

E :Çok mu istiyorsun...

S :Hı hı...

E :Eee olsun o zaman Selinay...

S :Ay aşkım, anlayışlı kocam benim...

E :Tabi anlayışlıyım...

S :Medeni kocam benimmm...

E :Eh o da var tabi...

S :Yakışıklı, karizmatik...

E :Herkes bunu biliyor zaten canım...

S :Zeki, akıllı...

E :Ah evet...

S :Çevik, cesur...

E :Evet evet...

S :Evi toplar mısın ?

E :Evet evet evet !

S :Tamam o zaman masadakilerden başla...

E :Ev- ne masası ?

S :Evi toplamaya diyorum masadan başla...

E :Ben mi ?

S :Hani anlayışlıydın Ekrem !

E :Ben tabi ben ya toplayayım ben, hop topla gel Mürsel...

S :Bu hamileliği sevmeye başladım.

E :Bişey mi dedin hayatım...

S :Sen etrafı toplayınca gelirsin dedim ben yatıyorum.

Sevil yatmaya gider.

E :Topla şimdi anlayışlı Ekrem bey...

Sabah olur.

S :Ekrem hadi uyan, zaten tüm gece hor hor yıktın geçtin bizi...

E :Ya aşkım...

S :Yağ kalmadı aşkım, hadi evimin direği, gemimin küreği hadi, uyan, bak Selinay da uyanmış babasını beklermiş.

E :Ay uyanmış mı benim güzel kızım, uyanmışta babasını da mı beklermiş. Babasıyla karşılıklı kahvaltı mı yapmak istermiş. Babasını severmiş o, babasının sözünden çıkmazmış, elin serserileriyle dolaşmazmış, kısa etekleri sevmezmiş, makyaj malzemelerini bilmezmiş, derslerine çalışırmış.

S :Ay çatlıcam.

E :Dur hayatım çatlama ay, ambulansı arıyım bir...

S :Ekrem civciv mi doğuruyorum yumurtadan çatlasın, içim şişti içim çatlıycak onu diyorum ben, küçücük çocuğa dediği şeye bak, kısa etekleri sevmezmiş, nerden duyacak seni...

E :Hani beni anlardı ?

S :Hani seni anlardı ııı o kadarını da nerden anlasın canım... hem sen konuşacağına üstünü giy de aşağı in, geç kalacaksın işe... sonra pelin hanım sensiz ne yapar ?

E :Ben olmadan da işleri halleder o...

S :Ekrem ! yok sinirlenmiyorum 1-2-3-4-5- çabuk aşağı in 6-7-8-9-10 çok sakinim...

Sevil odadan çıkar.

E :Yok yok çok agresif, yavrum inşallah kişilik yönünden bana benzer de mükemmel bir birey olur.

Sevil içeri dalar.

S :Ne yani ben kişiliksiz miyim ?

E :Yok hayatım olur mu öyle şey kişilik-siz yani kişilik sensin Sevil...

S :Duydum ben duydum öyle olsun ekrem bey çocuğunu da kendin büyütürsün, ben iyi yetiştiremem ya, dua et de sana çeksin tamam mı, pis maviş...

E(Sevil’i yatıştırmaya çalışarak) :Aaa hayatım tabi senin de belli başlı kendi çapında güzel özelliklerin var.

Sevil gözlerini kocaman açar.

E :Güzelsin, ben 9.9’dan zekiysem sen 9.8’den zekisin, cesursun, insanlara yardım ediyorsun, iyi niyetlisin...

S :Hım öyle mi ?

E :Tabi öyle şimdi ağzıyla kaşları bana benzerse, gözleri ve burnu sana kalır, ayaklarını da sen alırsın saçları bana, dudakları sana...

S :Ne yaptın oğlum sen çocuğu paylaştırıyoruz resmen...

E :Yani diyeceğim gözleri sana benzesin böyle japon japon, kömür kömür...böyle ışıkla parlasın...

Sevil gülümser.

S :Sana benzemesinde de bir sakınca yok, deniz gibi, gök gibi...

E :Hım... O zaman bir gözü sana benzesin bir gözü bana...

S :Ekrem van kedisi mi bu bir gözü öyle, bir gözü böyle... Hadi kalk yürü kahvaltı edelim...

E :Tamam geliyorum...

S :Koca dana...

---

Muzaffer ıslık çalıyordur kahvaltı masasında...

C :Ooo baba çok neşelisin bugün...

Ch :Yoksa Naile hanımla mı buluşacaksınız ?

C :Cihan...

Mz :Yok buluşmayacağız ama gönlümün böyle hoş olmasını sağlayan kişi o...

C :Gönlün hoş ama kafanda güzel heralde baba...

Mz :Ne biçim konuşuyorsun sen babanla öyle...

C :Kaç gündür bu kadına taktın kafayı baba, sana yakışıyor mu ?

Mz :Ne yakışmıyormuş bana sen onu söyle...

C :elalemin kadının peşinden koşmak baba, liseli delikanlı mısın sen...

Mz :Sen benden hesap soramazsın...

C :Elin kadını için beni mi harcıyorsun ?

Mz :Naile hanım için doğru konuş yoksaa...

C :Yoksa ne baba yoksa ne ?

Mz :Evlatlıktan redderim seni...

C :Ne...

---

S :Ekrem hadi ben çıkıyorum.

E :Ben seni bırakırdım...

S :gerek yok canım ben giderim.

E :Bende şu dosyalarımı toparlayıp çıkıcam zaten...

S :Tamam canım görüşürüz.

E :Hüs-Selinay’a dikkat et, kendine de...

S :Sende kendine canım...

Sevil büroya gider.

Büroda derin bir sessizlik hakimdir.

S :Ne oluyor, ne bu sukunet...Dayı olunca olgun davranmaya mı karar verdiniz.

C :Hiç canım hiç bişey olmadı, sadece babam beni evlatlıktan reddedecekmiş.

S :Ne, nasıl, niye ?

C :Senin o komşun var ya Naile, onun yüzünden işte...

S :Ama niye...

Olanları Sevil’e anlatırlar.

S :Yok artık... Muzaffer amcayla Naile yok yok hayatta olmaz onlar...

C :Babam öyle demiyor ama...

S :Saçmalama Cenker bir kadın için hemde bu kadın ‘Nailecik’ senden vaz mı geçecek...

C :Kudurmuş o kudurmuş valla vazgeçer billa vazgeçer.

S :Ergen triplerine girme hemen hem Muzaffer amca evine geri dönmeyecek mi, o zaman bu konuda kapanır.

C :Kapanır mı ?

Ch :Kapanır tabi ya...

S :Sen şimdi üstüne gitme, gençliğini özlemiş adam belli ki...

C :Öyle diyorsun...

S :Öyle diyorum...

C :Ne yapıyor sizin bebiş...

S :Ay sinir oluyorum şu soruya ne yapıyor olabilir, sanki zil çalıp oynayacak...

C :Bende bu kadar anlayış nerden geliyor diyorum, döndü yine çakinin gelini...

S :Çakinin geliniymiş, gıcık...Jigsaw...

C :ha ha ha hi hi hi ho ho ho...

Ch :Bu kadar saadet size fazla hadi oturun çalışın bakıyım...

S :Bu da Mahmut hoca...

Ch :Dua et ki anasın, dua et ki kadınsın...

S :Ne yapacan bay evde kalmış...

Ch :Evde mi kalmış-kalmışım...

S :Valla öyle şekerim bak ben evlendim, Cenker ne kadar seviyesiz olsa da Ayçin’le seviyeli bir ilişkileri var...Sen ?

C :Evde kaldın yani, kedilerini hazırla, yakında onlarla yaşarsın...

Ch :Hı hı çok komik, sen üvey annenin elinde bir hansel bir gratel olmamaya bak...

C :Tabi benim seviyeli ilişkimi kıskanıyor ondan böyle...

Ayçin hışımla içeri girer.

A :Senin burda ne işin var Cenker ha senin burda ne işin var.Cevap versene ha cevap versene...

Cenker tam ağzını açacakken ;

A :Sus konuşma, duymak istemiyorum sesini, unuttun dimi unuttun söyle hadi konuşsana...

Cenker ‘neyi’ diye soracakken ;

A :Tabi Cenker beyin umrunda mıyım ki ben, kaç saattir seni dürümcüde bekliyorum Cenker, birlikte bişeyler yapmıyorum dedim hatırlatıyım dedim olsun gideriz dedi, nereye gidelim dedim dürümcüye dedin hadi ona da tamam dedim nerdesin sen ha nerdesin...

C :Hayatım şimdi ben-

A :Sus konuşma !

Olanların şoku içinde bir sessizlik olur.

A :Ne susuyorsun,cevap ver...

C :Aklımdan çıkmış benim ya...

A :Aklın çıkmasın tamam mı Cenker...

Ayçin ayağa kalkar.

C :Nereye ?

A :Dürümcüye...

Ayçin hışımla dışarı çıkar.

Ch :Artık seviyeli bir ilişkinde yok kardeşim, seviye yerlerde, sen rezillerde rüsvalarda...

C :Üf ya...

S :Asıl size üf, bir loğusa tripleri bir evde kalmış kız ayakları, alacakaranlık kuşağı gibisiniz, içim şişti.

C :Agresif gebe...

S :Loğusa Cenker...

Ch :Ben evde kalmadım bir kere ellimi sallasam ohoo ellisi yetmişi cebimde...

C :Yetmişi...

S :Yetmemiş canım yetmemiş...

---

Pelin ve arkadaşı gamze holdingde oturuyorlardır.

G :Ay senin şu Ekrem bey nerde kaldı ?

P :Bağır istersen biraz daha, bütün departmanlar duymadı hem nerden benim oluyormuş...

G :Kızım ya dibindeki odada hazine yatıyor sen burda kös kös oturuyorsun, bir saçını sallasan bu adam peşinden gelir.

P :Adam evli ne diyorsun sen hem benim patronum...

O sırada bir görevli gelir.

P :Buyrun Mahmut bey bişey mi vardı...

-Ben bu tatlıları getirmiştim...

P :Hayrola ?

-Hayır hayır, ekrem beyin çocuğu oluyormuş, süleyman bey dağıttırıyor.

G :Ne !

Pelin gözlerini kocaman açarak Gamze’ye bakar.

P :Ne güzel, siz bırakın şöyle...

Görevli çıkar.

P :Ve artık bir baba...

G :Elini çabuk tutsaydın böyle olmazdı...Ama çok şey kaybetmiş sayılmazsın...

P :Ne diyorsun bir anlasam...

G :Hazineye doğru yelken aç, git ve o hazineye sahip ol diyorum.

P :Bende sana saçmalıyorsun diyorum.

G :Okulu nasıl okuduğunu hatırlıyor musun, nasıl parasızlık çektiğini, ev sahibinin öğrenciyken bizi sokağa atmasını, erkek arkadaşının seni daha zengin ve havalı bir kızla çıkmak için bırakmasını ha hepsini hatırlıyorsun dimi ?

P :Peki bunların acısını o iki insandan mı çıkaralım, buna ne hakkımız var. Hem çok şükür, şu anda birine muhtaç değilim, elimde işim var ve hakkım olanı alıyorum, mutluyum.

G :Mutlu musun, mutluluk oyunu mu oynuyorsun ?

P :Ne istiyorsun benden...

G :Gerçekten hak ettiğine ulaşmanı...

P :Hak ettiğim kim,ne ?

G :Hak ettiğin para, zenginlik, mutluluk, hak ettiğin Ekrem Büyükhan...

P :Saçmalıyorsun gerçekten saçmalıyorsun...

G :Ben-

P :Sen git burdan şimdilik Gamze evde görüşürüz.

G :Görüşürüz.

Gamze merdivenlerden inerken Ekrem’le çarpışır.

E :Ah pardon, özür dilerim.

G :Asıl ben özür dilerim, Ekkrem beydi di-mi ?

E :Evet...

G :Neyse size iyi günler.

Ekrem odasına yönelirken ;

E :Günaydın Pelin...

P :Günaydın Ekrem bey...

Ekrem içeri girer.

P :Hazine...
---

O sırada elleri titremeye başladı Sevil’in kalbine kötü bir his dokunmuştu.Nefesi bir süre kesildi.Sonra zorlada olsa soluk almaya başladı, masadaki su şişesine uzanırken kahve fincanını yere düşürdü.Fincanın kırılma sesine Cenker ve Cihan, Sevil’e döndüler.Herşey yolunda sayılmazdı.Cihan yalnızlığını kafaya takmıştı biraz, Cenker’in aklı ise Ayçin’deydi.Sevil’se kalbine dokunan o kötü duyguyla savaşmakta zorlanıyordu.Aslında hiçbir şey yolunda değildi.

şimdilik bu kadar

**Kayıt tarihi** : 11/10/10

yeni okuyucuuu :D
bu senaryoyu okumakta geçte kalsam harika cnm
lütfen pelin gamzenin sözlerine uymasın .o gamzeyi bulsam hemen yolucam zaten :evil:

**Kayıt tarihi** : 04/09/10

Balım Senaryon çok ama çok Güsel (:
Her okuduğumda sürekli gülüyorum (:
Gerçektende süper yazıyorsun !
Hayal gücün baya bir geniş anlaşılan
İlham perilerin bolll (:
Kesinle Devam Balım (:
Bu arada Allah kabul etsin (: Devamınıda bekliyor olucam (:

**Kayıt tarihi** : 22/08/10

pelin gamzenin sözlerine uymasın süper bir bölüm olmuş devam Very Happy

**Kayıt tarihi** : 29/01/11

ben yeni üye daha önce ben hep misafir olarak takip ediyordum nolur seneryoyu bitirme ne zaman müsaitsen ozaman yaz lütfen çok süper yazıyorsun devam et

**Kayıt tarihi** : 29/09/10

muhteşem bir bölüm gerçekten

**Kayıt tarihi** : 08/09/10

Muhteşem olmuş ya =)
Ellerine sağlık cnm devamm :D

**Kayıt tarihi** : 15/08/10

34.Bölüm

Karanlık günler

4 ay sonra

Hiçbir şey beklendiği gibi gitmiyordu aslında...
Sevil’le Ekrem’in arası pek iyi değildi.Bunun nedeni ise Ekrem’in Pelin’le arasının iyi olamasıydı.Sevil üzülüyordu, tıpkı Ayçin gibi...
Ayçin Cenker’e birbirlerine uygun olmadıklarını söylemişti.Çok görüşmeselerde kalplerinden birbirlerini atamıyorlardı.Kısacası ayrılmışlardı.
Cihan’sa aynı yalnızlığıyla kendini işine adamıştı.
En mutlu iki kişiyse Muzaffer ve Naile’ydi herhalde...Muzaffer Türkiye’de kalmaya karar vermişti.Hala Naile hanımla görüşüyorlardı.Cenker’se artık bu meseleyi kafasına takmıyordu.Aklında ve kalbinde bir kişi vardı :Ayçin...

Günler öylesine geçiyordu, biraz daha anlamsızdı önceki güne kadar...Oysa hayalleri böyle değildi.
Seville Ekrem, Selinay’la çok mutlu olacaklardı.Mutlulukları şimdiden yarım kalmıştı.
Ayçin ve Cenker her ne kadar uyumlu olmasalarda birbirlerini tamamlıyorlardı. Şimdi ikisi de biraz daha eksikti.

S :Çıkıyor musun ?
E :Evet.Görüşürüz.
Ekrem kapıyı kapatıp çıkmıştı.
S :Görüşürüz.

Eskisinden çok daha soğuk bir konuşmaydı bu...

---
E:Senin yüzünden mahvoldu her şey…
S:O kadar kızma hacı ya…
E:Bak hala kızım sinir etme beni…
S:Ben bişey yapmadım ki uçağa yetişmeye çalışıyordum.
E:Uçağa yetişmeye mi çalışıyordun!
S:E-Evet…
E:Ben bir ara kendimi Formula’da hissetimde…
S:Birazcıcık hızlı gitmişsem ne olmuş yani…
E:Birazcıcık mı senin yüzünden uçağı da kaçırdık cezayı da yedik.
S:Aman ben veririm parasını…
E:Sen vereceksin tabi…
S:Sen de ne meraklıymışsın balayına uçağı kaçırdıkta kaçırdık.
E:Susta aşağı in.
S:Burası mı?
E:Sen evin yerini de mi bilmiyorsun?
Ellerini havaya kaldırarak;
S:Valla bana kimse bişi söylemedi hacı!

O sırada öyle tatlı gülüyordu ki Ekrem’in kalbini fethetmişti.
---

Meyve suyunu alıp koltuğa oturdu Sevil…Ekrem’le aralarının bozuk olması onu her gün daha fazla yıkıyordu ama Selinay’la avunuyordu.Bu arada çocuklarının cinsiyetini öğrenmişlerdi.Kızdı Ekrem’in tahmin ettiği gibi...Daha doğrusu Sevil öğrenmişti.Çünkü o sırada Ekrem Pelin’le bir iş seyahatindeydi.
Bardağını mutfağa koyduktan sonra evden çıktı, büroya gitti.

S:Günaydın.
Ch:Sana da…

Sevil Cenker’den cevap beklemeden yerine geçti.Bekleseydi de cevap gelmeyecekti ya…

Öyle ya da böyle akşam olmuştu.Yağmur giderek hızlanıyordu.

Ekrem bazı dosyalarla ilgili konuşmak için Pelin’in evine gelmişti.Gamze’nin acil bir işi çıkmıştı her ne hikmetse…
E:Neyse dosyaları aldığıma göre ben artık gideyim.
P:Ekrem bey…
E:Bir şey mi oldu?
P:Gitmeyin…
E:Anlamadım?
P:Yağmur biraz dinince gidersiniz.
E:Peki.

Sevillerse geç vakte kadar çalışmışlardı.
S:Ben çok yoruldum ya…
C:Ağlama kuzu, acıktın mı, bişeyler söyleyelim isterseniz…
Ch:İşi gücü boğaz…
S:Valla ben acıktım, şöyle bir adana kebap söyleyelim.
C:Kebap…
S:Ne yani kızımın üzerinde kebap kebap izler mi olsun…
Ch:Kebap ağır gelmesin.
S:Tamam pizza da olur.
C:Ben arıyım o zaman.
Ch:Araya araya pizzacı adamla kanka oldun zaten…
C:Sanane abicim sanane…

Sevil,atışsakta iletişim halinde olmamız güzel, diye geçirdi içinden…
Yine bir korku yüreğine işleniyordu.Zaten biraz da bu kötü duygudan ötürü Ekrem’le araları soğuktu. Ama haksız da sayılmazdı.

Gece ilerlerken yağmur daha da artırıyordu.Sanki birileri için ağlıyordu İstanbul…

Sileceklerin yetişmediği bir geceydi.
Sevil,Cenker ve Cihan pizzalarını yedikten sonra bürodan çıkmışlardı.Sevil eve gidiyordu.Daha doğrusu gitmeye çalışıyordu.Yağmurun içinde zorla yol alıyordu.Karnındaki sancıda bu zor anı körüklüyor gibiydi.Sevil eve gitmekten vazgeçerek hastaneye yöneldi.Araba resmen altında kayıyordu.Bu yağmur arasında arabayı sürmek hayli güçken Sevil birde karnındaki sancıyla baş etmek zorundaydı.Birden önüne biri çıktı Sevil’in…Aniden…Sevil direksiyonu kırarak kenara çekilmeye çalıştı.

O anda bir şimşek çaktı.

O sırada eve varmış olan Cenker ve Cihan irkilmişlerdi.
C:Bu gece çok hiddetli…
Ch:Sevil eve varmış mıdır acaba kızı bir arasak…
C:Araba sürüyordur varmamışsa rahat bırak kızı…

Evde tek başına olan Ayçin’de korkmuştu.
Daha yalnız hissetmişti kendini, her şeyden, herkesten daha yalnız…

Kısa bir süre geçmesine rağmen yağmur ilk başladığı ana göre 3 katına varmıştı.

Ch:Ben arıyorum, kurt düştü bir kere buraya…
Cihan, Sevil’i çaldırdı, kimse cevap vermedi.

Ch:Cevap vermiyor, Ekrem’i arayayım.
C:Ara madem…

Cihan Ekrem’i aradı bu sefer…
Telefon açılır açılmaz;
Ch:Alo Ekrem, Sevil’i arıyorum arıyorum ulaşamıyorum, hala eve gelmedi mi, çok merak ettik.
P:Pardon, kimsiniz?
sonraki bölüm final
finali bekleyin :!:

**Kayıt tarihi** : 11/10/10

süper olmuş cnm
final bölümü acıklı olcak sanırım..
ekremden,pelinden ve gamzeden nefret ediyorum.ekremin sevgiside bukadarmış... :evil:

**Kayıt tarihi** : 09/11/10

perikız demiş ki:: süper olmuş cnm
final bölümü acıklı olcak sanırım..
ekremden,pelinden ve gamzeden nefret ediyorum.ekremin sevgiside bukadarmış... :evil:

**Kayıt tarihi** : 08/09/10

Ayy inanmıyorm yaa Sad

Acıklı bi final mi oluck yoksa :/
O gamzeyle pelini kafa kafaya tokuşturur yolarm hee :twisted:
Güzel olmuş cnm devammm >>>

**Kayıt tarihi** : 15/08/10

yetiştirebilirsem finali bu akşam koyucam sakin olun daha final bölümü var bakalım ne olacak...

**Kayıt tarihi** : 08/09/10

Valla çok merak ediyorm neler olck =)
Merakla bekliyorm cnm ..

**Kayıt tarihi** : 19/11/10

sonraki bölüm final mi bitmesin ya hele kötü bir sonla bitecekse hiç bitmesin
nolur sevile ve bebeğine bişey olmasın o ekrem de düzgün davransın ya sevili üzücek bişey yapmış olmasın...
final bölümünü büyük bir merakla bekliyorum...
ne zaman yazarsın acaba...

**Kayıt tarihi** : 29/01/11

lütfen final yapma çok güzel bu seneryo istersen 2 ayda bir yaz ama bitirme benimle aynı fikirde olan yokmu arkadaşlar? çok güzel yazıyorsun devam et

**Kayıt tarihi** : 19/11/10

umarım bugün yazarsın ve senden ricam uzun ve mutlu sonla biten bir final olsun
tabi bu senin senaryon sen bilirsin ama inşallah mutlu sonla biter...

**Kayıt tarihi** : 11/10/10

bencede mutlu sonla bitsin ya da sezon finali yapabilirsin...

**Kayıt tarihi** : 22/08/10

mavi* demiş ki:: umarım bugün yazarsın ve senden ricam uzun ve mutlu sonla biten bir final olsun
tabi bu senin senaryon sen bilirsin ama inşallah mutlu sonla biter...

katılıyorum mutlu sonla bitsin :D

**Kayıt tarihi** : 10/10/10

ayy inanmıyorum şoktayım !

Ben o pelini varya yolarım ya !

Sevil'ime bişey olmasın Sad

**Kayıt tarihi** : 29/01/11

Süper olmuşşş...

**Kayıt tarihi** : 02/09/10

yb ne zmn

**Kayıt tarihi** : 01/11/10

ayy ağlarım ama ben Sad

final yapmana üzüldüm tıpkı dizimizi bitirdikleri gibi Sad

ama en önemlisi bölümler gerçekten çok güzeldi ve sen bizim deli ikiliyi çok iyi yorumlamışsın bunun için de teşekkür ederim canım ;)

**Kayıt tarihi** : 15/08/10

35.BÖLÜM

FİNAL

-Ben,ben bilmiyorum, ışık bana yandı zannettim,karşıya geçecektim,sonra,tam araba üstüme doğru gelirken...
Polis :Tamam,sakin olun...

Sevil’in önüne çıkan kadın polise ifade vermeye çalışıyordu ama hıçkırıklı ağlaması engelliyordu onu...Bu Gamze’den başkası değildi.

Yağmur hala yağmaya devam ederken rüzgar herkesi savuruyordu.

Ambulans nihayet gelmişti.

Sevil’i arabadan çıkartarak sedyeye koydular.

Birşeyler sayıklıyordu.Vücudu kan içinde kalmıştı.Masum,çaresiz ve bitkindi.

---

E :Benim ne işim var burda ?
P :Benimle birlikte olmak isteyen sendin, şimdi ne oldu Ekrem Bey...
E :Ben öyle bişey istemedim.Başım ağrıdan çatlıyor çabuk cevap ver, kim aradı beni...
P :Cihan diye biri...
E :Ne, sen nasıl benim telefonumu açarsın ya, ne dedin ona...
P :Bişey demedim...

Ekrem gittikçe sinirleniyordu.

E :Söyle ne dedin...
P :Sevil’e ulaşamadığını söyledi.
E :Sevil, diyerek kapıya yöneldi...
E :Senle daha işim bitmedi Pelin Hanım...

---

Ch :Hah nihayet açtı, nerdesin, kaç saattir açmıyorsun telefonunu...
Polis :Buyrun, siz kimsiniz...
Ch :Ben Sevil Hanım’ı aramıştım.
Polis :Şey, siz nesi oluyordunuz ?
Ch :Arkadaşıyım da siz kimdiniz ?
Polis :Trafik şubeden Emin ben...
Ch :Sevil’e bişey mi oldu ?

C :Cihan noluyo ?

Ch :Komiser bey cevap versenize...
Polis :Arkadaşınız bir kaza geçirdi...
Ch :Ne nerde ?
-
Ch :Ta-Tamam...

Ch :Sevil kaza yapmış,Sevil, yetişmemiz lazım...

C :Koş...

Hızlıca arabaya bindiler.

C :Ayçin hemen bir taksiye atlayıp .... hastanesi’ne gel...
A :Cenker ne oldu ?
C :Sevil kaza yapmış Ayçin çabuk ol...

---

Ekrem arabasına binmiş, bir yandan silecekleri yetiştirmeye çalışırken bir yandan da telefonuyla uğraşıyordu.

E :Alo Cihan...

Cihan araba sürdüğü için Cenker’e verdi telefonu...

C :Sen hangi sıfatla arıyorsun bizi hayvan herif...
E :Bak Cenker, Sevil’i merak ediyorum, o nerde söyle bana ?
C :Yanındaki kız sarmadı seni galiba, sanane Sevil’in nerde olduğundan...
E :Cenker cevap ver çıldırtma beni, Sevil nerde dedim sana...

Ekrem’in öfkesi çığrından çıkmıştı, son sözlerini hayli bağırarak söylemişti, bu sesiyle evde söylenseydi komşuları rahatlıkla evin kapısına toplayabilirdi.

C :Ara bakalım belki biri cevap verir.

Ekrem hışımla Sevil’i aradı.

Çok sinirliydi, sert ve hızlı davranıyordu. Öfkesi kendisinden başka kimseye değildi.

E :Sevil aç şu telefonu aç, diye söylendi.

Bu sefer Sevil’in telefonu ambulanstaki hemşirenin elindeydi.

E :Sevil nerdesin ?
-Ben hemşire Seray, Sevil hanımın nesi oluyorsunuz ?
E :Ben eşiyim ona bişey mi oldu ?
-kendisi şu an ambulansta bir trafik kazası geçirdi.
E :Ne dedi ve ani bir frenle durdu.
-... Hastanesine gidiyoruz.

Telefon bir tokat gibi suratına kapandı Ekrem’in...

Acaba Sevil biliyor muydu onunla Pelin’i...
Bunu bilerek yapmamıştı.İçkinin etkisindeydi, ne yaptığının farkında değildi, hatırlamıyordu bile...Bu yaptığını hafifletir miydi ?Yine kendini düşünüyordu.Gaza bir hışım basarak hastaneye yol aldı.

Ambulans’ta hastaneye varmıştı.

Cenker ve Cihan onlardan daha önce gelmişti.
Sedye içinde Sevil’i çıkardılar.
Cenker ve Cihan hemen sedyeye koşmuşlardı.

C :Sevil, korkma biz yanındayız.
S :Se-e ıı s-
Ch :Bişey diyor.
S :Kızım...
C :Sevil...
S :Size emanet...

Hemşire :Beyefendi işimize mani oluyorsunuz...

Sevil’i acile alırken Ayçin gelmişti.

A :Ne oldu ?

Cenker’se donmuş bir haldeydi.

A :Noldu diyorum,nerde Sevil ?
Ch :Acile aldılar,o o iyi olacak ama...
A :Tabi ki iyi olacak Cihan...Nasıl olmuş ?
Ch :Bilmiyoruz...
A :Ekrem nerde peki ?
C :Bir daha yanımda o herifin adını anma...
A :Ne demek anma...Biri bana açıkça anlatsın...

O sırada Sevil’i ameliyathaneye alıyorlardır.

Hepsi koşarak ameliyathanenin önüne geldiler ama kapılar kapanmıştı.

Ekrem koşarak yanlarına geliyordu.

E :Sevil, nerde o nerde ?

C :Arkadaşımın adını bir daha ağzına alırsan o ağzını kırarım.

E :Kes sesini Cenker, Ayçin Sevil nerde...

C :Tabi senin gerçek yüzünü bilmeyenlere dön...

A :Neymiş ekrem’in gerçek yüzü...

C :Karısı hamileyken onu başka bir kadınla aldatabilecek bir pislikmiş bu Ekrem...

A :Ne !

E :Neyi biliyorsun ha neyi biliyorsun...

Ch :Senin Sevil’i haketmediğini biliyoruz en azından...

A :Ekrem bunu nasıl yaptın...

E :Ben-ben...

Hemşire dışarı çıktı.

-Ameliyathane önünde olduğunuzun umarım farkındasınızdır, sessiz olmayacaksanız çekilin gidin, işimizi yapmaya çalışıyoruz.

Hemşire içeri girdi.

C(kısık bir sesle) :Defol git burdan...

E :Karım ve kızım içeride ve ben burda kalıyorum.

2 saat sonra

Ekrem bir yanda duvarın dibine çökmüş, boş gözlerle karşıya bakıyordu.

Diğerleri ise oturaklara oturmuşlardı, onlarında Ekrem’den farkları yoktu.Hepsi olayın şoku içindeydi.

A :Hala çıkmadılar Cenker...

C :Saat kaç ?

A :Üçe geliyor.

Ch :çıkmış olmaları gerekirdi.

O sırada doktor dışarı çıktı.

Herkes doktorun etrafını sarmıştı.

E :Karım nasıl, kızım... ?

A :Noldu onlara ?

Doktor :Sakin olun lütfen, Sevil hanım hayati tehlikesini atlattı.Fakat bebek...

Ekrem hızla duvara bir yumruk attı o sırada...

Ayçin gözyaşlarına boğulmuştu.

Cenker hala doktorun sözünü bitirmesini bekliyordu ama söz bitmişti, sözün bittiği yerdi.

Sabah

Tüm aile fertleri hastanenin koridorundaydı.

Sevil bir odaya alınmıştı, hiçbirşeyden haberi olmadan uyuyordu.

Ekrem, Cenker’în tüm tehditlerine karşı odaya girmişti.

Hem ağlıyor hem meleğini izliyordu.

Sevil yavaşça gözlerini araladı.

E :Sevil...

Sevil zorlanarak nefes alıyordu, biraz heyecanlanmıştı.

Kalbine dokunan kötü duygular daha hızlı hareket ediyorlardı bu kez...Sevil büyük bir sancı duyuyor gibiydi.

Elini karnına götürdü.

S :Ekrem, bebeğim nerde ?

Ayağa kalkmaya çalıştı sevil, canının yandığı belli oluyordu.

Kolundaki kabloları söküyordu hızlıca...

E :Sevil, sakin ol...

S :Bebeğim yok Ekrem, bebeğim yok...Nerde o ?

Sevil, Ekrem’den karşılık alamayınca hızla odadan çıktı.

Ayçin hemen yanına koştu.

S :Ayçin nerde bebeğim...

Herkes Sevil’e dönmüştü :Hüsna,Süleyman,Nisa Nur,Sena,Hüseyin...

A :Sevilcim sakin ol...
Sevil yere çöktü, koridorda tek bir ses çınlıyordu...

‘bebeğim...’
---

E:Bizi duyuyor mudur?

S:Hissediyordur sanırım…

E:Bişey söylesem beni anlar mı?

S:Anlar…

E:Şışt evlat sana diyorum iyi dinle, hayatta her zaman gül olur mu, üzülsende kızsanda gülmeyi bil, insanları sev, onları mutlu etmeye çalış, hiç kimseyi üzme, şefkatli ol, başarılı ol, iyi biri ol.Seni çok sevdiğimizi de unutma, sen yokken bile seni seviyorduk, belki kızsın belki erkek bilmiyorum ama seni çok seviyorum.

S(karnına bakarak):Bende seni çok seviyorum ufaklık, hoş geldin!

Ekrem’le Sevil birbirlerine dönerler.

S:Seni de çok seviyorum babası…
---

---

Pelin amacına ulaşamadı, zengin bir hayata sahip olamadı ama artık kalbinde büyük bir vicdan azabı yatıyordu.Gamze de ondan farksızdı.

Ayçin ve Cenker tekrar sevgili oldular. Artık birbirlerine çok daha sıkı bağlılar...

Cihan işinde iyice ilerledi. Hatta diğerlerinin arasında işinde ün yapan, yıldızı parlayan o olmuştu.Kendini işine adadı. Adalet istiyordu.

Sevil ve Ekrem...
Ekrem herşeyi Sevil’e anlattı.
Sevil bu iki yıkımı kabullenememişti.
Boşandılar.
Sevil Hakkari’ye töre cinayetleri ve kadın hakları için davalarda adalet getirmeye gitti.
Ekrem’se hayatına devam etmeye çalışıyordu.Tam bir işkolik olmuştu. Kendinden nefret ediyordu ve Sevil’i hiçbir zaman unutmadıç

Yalandan başlayan bir evlilikti.
Zamanla gerçeğe dönüştü.
Birçok şey paylaştılar.
Ama şimdi ;
Oyun bitti !

FİNAL

Başka senaryolarda buluşmak dileğiyle...
Sevgilerimle...