Cok gzl olmuş cnm ellerine saglik :D

ayyyy cnm çok güzel olmuş beğendim
yb sabırsızlıkla bekliyorum süpersin...
okuyunca ben de heyecanlandım walla...

Çoooooook Güzel Olmuuuş.Bayıldıııım.

Harika olmuş.
Ellerine sağlık (:

harika olmuş süper....

teşekkürler

süper!

YB ne zmn.?

bilmiorum...salı dan önce yazamam herhalde..

Çok güzel olmuş =)
Devam et lütfen =)
Kalbi senin için çarpıyor okyanus gözün =))

Birbirimizi karşılıklı gıdıklıyorduk.zaten yakın olduğumuz pozisyonda daha da yakınlaşmıştık.o an tekrar gök gürledi.ben ne yaptığımı fark etmeden onun göğsüne kafamı dayamıştım bile.kollarım onu sarmıştı…gülmesi durdu.kalbinin sesini duyabiliyordum.daha hızlı çarpmaya başladı.neden hızlanmıştı?

neden hızlanıcak canım aşık sonuçta
sende bi kabullenemedin hee gelcem ben göstericem aşık olduğunu!

harikaydı canım müthiş!
ama sen bunları nerden buluyorsun?
kırk yıl düşünsem gelemzdi snaırım aklıma
ama sonuçta senin hikayen
benim senaryomuda tahmin edemezler sonuçta =D
neyse devamını dört gözle bekliyorum =)

şöyle diyelim;
birbirinden hoşlanan iki yakın arkadaşı düşünüyorum.başlarına bu olaylar gelmiş.gözümün önünde canlanıo ve yazmaya başlıyorum.
yani hayal gücümün işi (=
ama türkçeciye kalırsa doğuştan yenetenkli olduğum bi konuymuş...yemesin bni,geçen sene böyle demiyodu :D
yarışmada 2. olunca böyle dedi :D
çok konuştum galiba
bu arada hepine çokk teşekkürler (=

Ayy Muhteşem Olmuuş (=

bu çok güzel bir senaryyo ve sen çok yetenekliisn gerçektende yeni bölümü beklioyrum haberin olsun :D

cnm yb ne zman...

canım yeni bölümü ne zaman yazıcaksın

güzel devam (:

coooook güzel devamini bekliyorum

süper cnm devam:)

cnm yb ne zaman

ümit ibrahim kantarcı demiş ki:

cnm yb ne zaman

Smile

bilmiorum ki...yazabilirsem bugün yazarım

yazabilirsin bence nolur bak çok merak ediyorum zamanı gelmedimi daha yeni bölümü yazıp beni(bizi) mutlu etmenin

Śèvil

İnsan bazen kendine bile itiraf edemez bazı şeyleri…
Bu da onlardan biri. Hatta ilk sırada yer alıyor.
Kalbim acemice sarsakladı. Hızla çarpmaya devam ediyordu.
Gözlerimi açtığımda birbirimize sarılarak uyuduğumuzu görünce sevinçten 3 kat hızlı çarpmaya başladı.
Adeta ; ‘BENİ SEV!BENİ SEV!’ diye bağırıyordu Ekrem’e.
Ve beynim de bunu onaylıyordu.Ama ben ona ‘beni sev’ diyemem ki…
Huzursuzca yataktan kalktım.karşı duvardaki aynaya baktım.her seferinde benim düşüncelerim,bu olaylar gelecekti aklıma aynaya her bakışımda.
Tuvalete gittim.elimi yıkadıktan sonra aynada gözlerimin altında oluşmuş mor halkaların üstünden elimle geçtim.en son annem öldüğünde bu kadar morlaştığını görmüştüm.berbat durumdaydım.üst üste öksürdüm.dün ateşim çıkmıştı.ama her şey çok silikti.
Altında mor halkalar oluşmuş gözlerimi sanki suyla geçirebilirmişim gibi suyla ovaladım.
Tabi ki mor halkalar yerli yerindeydi.
Küçük dolaptaki kapatıcıyı elime aldım. kendimi yaşlanmış hissediyordum.17 yaşında bir yaşlı.
Kapağını çevirip açtım. Bunu hiçbir zaman kullanmaya ihtiyacım olmadığını düşünmüştüm.
Dikkatlice gözlerimin altına sürdüm. Ateşim çıkınca dudaklarım da kurumuştu.
Renksiz diyebileceğim kadar az renk veren dudak nemlendiricisinden hafifçe dudaklarıma sürdüm. Şimdi biraz daha iyi gözüküyordum.
Yavaş adımlarla odama gittim.
Odaya adım attığım anda Ekrem gözlerini açtı ve kalkmak için hamle yaptı.
Okyanus mavisi gözlerini görmeme rağmen , suratımı asmaya devam ettim.
‘günaydın cadı.’ Diye sataştı.
‘günaydın.’ Sesim bir mırıltı olarak çıkmıştı.
‘sakın bir daha hasta olayım deme!çok korkuttun beni…’ bunu söylediğine inanamıyorum!!beni seviyor olabilir mi???
Yüzüne daha dikkatli baktım.ama hiçbir şey belli etmiyordu.sadece hafifçe sırıttı.
‘hey, bana dün gece ne olduğunu hatırlamadığını söyleme!’ dedi,sırıtması yok olmuştu.
‘neyden bahsediyorsun sen?’ ne diyordu bu çocuk cidden?
‘yapma ama!gece olanları hatırlamıyor musun yoksa?’
‘hayır.’ Dişlerimin arasından sıkıntılı bir sesle çıkmıştı bu.
‘dün öyle demiyordun ama. “bu geceyi hayatımın sonuna kadar unutmayacağım aşkım” demiştin.nasıl bu kadar çabuk satabilirsin ya!şaka gibi…’
Neeeee!Ekrem ne diyor ya!
‘E-ekrem!kanka….ciddi misin? Şaka dimi l.n şaka!’
‘bir kere de yesen!!’ 32 diş sırıttı.
‘sen çok abartılı şeyler söylüyorsun da ondan kanmıyorum canım’
‘Hadi ya!’ dedi histerik bir kahkahayla.aniden ayağa kalktı.elini belime doladı.beni hafifçe aşağı doğru eğdi.dışarıdan bakan biri tango yaptığımızı sanabilirdi.
Yüzünü bana iyice yaklaştırdı.
Dudaklarını büzüp bana doğru uzattı.
‘heeeey!’ diye bağırdım.
Burnuma bir öpücük kondurup beni kaldırdı,elleri belimden gitmişti.
‘bunu yedin ama.demek ki bu gerçekçiymiş..’ dedi.
‘bunu sakın bir daha yapma!’ dedim sinirle.beni kandırmıştı.bir an…ufak bir an buna inanmıştım.
‘tamam,tamam yapmam.’ Elini omzuma attı.
‘bir şartla….’ Diye devam etti.
‘neymiş?’
‘keman çalmaya devam edeceksin.’
‘hayır!!bunu yapamam,biliyorsun!’ dedim.omzumdaki elinden kurtulmaya çalışırken.
‘seviil!dinle beni!’ iki omzumdan da tuttu.
Gözlerini gözlerimle aynı hizaya getirmek için eğildi.
‘dünyaya bir iyilik yap…keman çalmaya devam et sevil…ünlü bir kemancı ol!!’
Bu söyledikleri tam, tam kalbimden geçmişti.orda kalmıştı da…
Gözlerimi kırpıştırdım.
‘cidden mi?’
‘evet.dünyanın sana ihtiyacı var.müzik dünyasının.’
Okyanus gözleri öyle akışkandı ki.hayır desem buz keseceklermiş gibi…
‘hı-hı.yapıcam.keman çalıcam.’ Dedim. Kendimi daha iyi hissetmeye başlamıştım.
‘işte benim kemancım!’ bana sarıldı.
Hafifçe gülümsedim.
‘hiiiiiiiii!’
‘ne oldu?’ dedi merakla.artık sarılmıyorduk.
‘okula gitmedik!’
‘evet.sen zaten hastasın olmaz.benim de formam yok zaten.yarın gideriz.’
‘haklısın’ dedim.
Birden bana baktığını fark ettim.
‘ne var?’
‘daha önce okulu asmadın demi hiç?’ dedi.bu aslında bir soru değildi.bunu biliyordu zaten.
‘evet.ne olmuş!senin gibi her şeyden kaçmıyorum!’
‘erkekliğin 10’da 9’u kaçmaktır bir kere!’
‘kendini kandırmaya devam et’
Odadan çıkmak için adım attım
‘nereye??’ diye sordu.
‘mutfağa.açlıktan ölmeye niyetli değilim.ama seni bilemem’
‘ben de geliyorum’
Birlikte mutfağa gittik.
Bir şeyler yedik.kendimi yorgun hissediyordum.
‘küçük bir oyuna var mısın?’ diye sordu salona geçtiğimizde.
‘nasıl bir şeymiş bu?’
‘doğruluk-cesaret gibi.ama 2 kişi olduğumuz için şişeye gerek yok bence.zar var mı?’
‘var.’ Gidip zarları getirdim.arada bir hala öksürüyordum.
‘çift sayı gelirse cesaret gerektiren bişey yapıcaz,tek sayı gelirse doğruyu söyliycez.’
‘tamamdır.’
Zarı aldım,biraz salladım ve attım.
Tek.
‘sor bakalım Ekrem’
‘ımm , ilk aşık olduğun kişiyi tarif et.’
Bi süre akışkan,sıcacık okyanus gözlerinde dalıp gittim.
Sonra bir yazı geldi aklıma.yani Emre’yi tarif etmeme gerek yoktu.ona aşık olduğumda 14 yaşındaydım.3 yıl önce yani…şu an hoşlandığım kişiye Emre’yi asla anlatmazdım.o yüzden kendimden emin bir şekilde konuşmaya başladım ;
‘ilk aşık olduğum kişi evliydi…karısını çok severdim üstelik,hala da seviyorum,hep sevicem.’
Bana okyanus mavisi gözlerini açmış bakıyordu.başka bir şey bekliyordu.ama bu söylediklerim kelimesi kelimesine doğruydu.
‘bana öyle bakma,hepsi doğru.’ Dedim.
Gözleri daha da büyüdü,bana o kadar tuhaf bakıyordu ki.
‘adam evli miydi yani? Çüş be kızım.senin gibi bir kız bile böyleyse…’
‘sen benim nasıl birini tarif edeceğimi düşünmüştün ki?’
‘böyle yakışıklı,karizmatik,çekici,kumral saçlı,mavi gözlü….’
‘sen kimden bahsediyorsun?’
‘asıl sen kimden bahsediyorsun evli falan!!!’
‘daha tarif etmem bitmedi.’
‘daha nesini tarif edeceksin!!evli adamla!Tövbe Tövbe!!çocukları falan da vardı diyceksen…’
‘evet!çocukları da vardı!!’