35.Bölüm

Ertesi gün

Ders

E:Hocam buldunuz mu o “zor” soruları?

Nh:Çok “zor” olmadı benim için Behlül!

E:Aman maşallah maşallah!

A:Hocam şimdi bir ders programı falan olacak mı, kitap falan alacak mıyız böyle gidip geliyoruz ama yani…

Nh:Senin aklında ne tilkiler dönüyormuş öyle Çinçin sen güzel kafanı ve olmayan beynini bunlara yorma canım!

A:Hocam şimdi iyi bişey mi dediniz kötü bişey mi, ben anlamadım yani!

S:O söylüyor sen nasıl üstüne alınırsan!

Nh:Bak Sefil oyunun kurallarını öğrendi.

A:Ne oyunu ya biri bana da anlatsın monopoly gibi bişey mi, Cenker sen biliyor musun?

E:Dehşetpolly!

Nh:PollyEkrem istersen seni tepmeyeyim!

E:Yok hocam kalsın!

Nh:Evet yarın sizi gerçekten mesleklerinizde kararlı mısınız diye deneyeceğim.

Hepsi melül melül hocaya bakıyorlardır.

Nh:Yani sizi istediğiniz mesleklerle ilgili yerlere götürücem sizde orda çalışıp göreceksiniz Hanyayı Konyayı!

A:Hı…

Nh:Hadi defolun şimdi!

Dışarı çıkarlar.

A:Bu adamın ders işleyeceği yok valla her gün kapının önüne koyuyor bizi!

C:Bence önce amacımızı bulmamızı istiyor, derslere başlayınca kafamızı bile kaşıttırmayacak!

Ekrem’in telefonu çalar.

E:Ana dedem arıyor, Efendim dedecim!

Sd:Nerdesin hayta dersin bitti mi?

E:Bitti dedecim okuldan şimdi çıkıyordum!

Sd:Hah iyi bizim çırak izin istedi ben burada tek başıma yapamıyorum Sevil’i de al gel yardım edin burada bana!

E:Aaa ek ders koymuşlar bir bakıyım ben aaa valla ek ders koymuşlar!

Sd:Bana bahane uydurma çabuk buraya gelin!

E:Tamam dedecim.

Telefonu kapatır.

S:Noldu?

E:Bizi çağırıyor dükkana çırak izin istemiş!

S:İyi gidelim bari hadi görüşürüz!

A&C&Ch:Görüşürüz!

Ekrem&Sevil giderler.

Ch:Bende gidiyim artık!

A:Hı hadi bay!

Cihan’da gider.

Ayçin Cenker’e bişey demesi için bakıyordur.

A:Evet Cenker!

C:Hı noldu?

A:Bişey demeyecek misin?

C:(çakmıştır köfteyi)Ha yeni bir cafe açılmış şu alt sokakta!

Ayçin Cenker’i umutla bekliyordur!

C:Ne güzel dimi yeni işletmeler falan alalım verelim ekonomiye can verelim güzel şeyler bunlar!

A:Hı çok güzel, der sinirle…

C:Eee bizde bir ha-hayırlı olsuna gidelim yeni cafeye ya!

A:Yani Cenker, kafeye mi gidelim diyosun!

C:Yani istiyorsan gideriz dimi çok istiyorsan gideriz.

A:Gidelim Cenker gidelim!

---

Ekrem ve Sevil dükkana varırlar.

Sd:Nerde kaldınız müşteri geliyor gözüm görmüyor ki fiyatı diyim, ay tansiyonum çıktı benim ben gidiyorum burası size emanet!

S:Tamam Süleyman Dede sen dikkat et kendine!

Sd:Hadi selametle…

E:Eee Sefil kaldık mı baş başa!

S:Ekrem ne baş başası sen bu Behlüllüğü fazla ciddiye aldın ha!

E:Hay Allah’ım yarabbim ben yine dışımdan söyledim yok yok benim doktora görünmem lazım!

S:İçin dışın bir olmuş işte, yürü şu kolileri taşı!

E:Ne ben mi taşıyıcam!

S:Naim Süleymanoğlu taşıyacak, sen taşıyacaksın tabi!

E:Burası benim sayılır ben masada oturucam sende kolileri taşıyacaksın canım!

S:Peki patron ben sana sorarım!

Ekrem masaya geçer, Sevil kolileri taşıyordur bir yandan söyleniyordur.

S:Kaslı vücudundan bahsedersin birde gördük atletikliğini…

O sırada bir müşteri gelir.

Müşteri manken gibi süslü bir kızdır!

E:Ufff anam!

Müş:Efendim?

Sevil Ekrem’e çok kötü bir bakış atar.

S:Nasıl yardımcı olabiliriz, der sinirlice…

Müş:b…

E:Ben yardımcı olurum bu güzel bayana!

Ekrem müşterinin yanına gelir.

E:Ne arzu etmiştiniz?

Müş:Ben mikser bakıyordum!

E:O narin ellerinizle kek mi yapacaktınız?

Müş:?

S:Mikserler bu tarafta!

E:Biliyor musunuz bende böyle çok güzel yemekler yaparım…

S:(ağzının içinde)Ekrem’den dinliyoruz-palavra,palavra,palavra…

E:İstersen bir gün Sanada yaparım beraber yeriz bizim evde!

S:Hı pul koleksiyonunu da gösterir.

Müş:Ne demek istiyorsunuz!

E:Hiç yani siz kendinizi yormayın ben size kek yaparım, çırparım çırparım karıştırırım sevgimi onla yatıştırırım…

Müş:Sapık mısın sen be, der ve hızlıca çıkar.

S:Sen ne yaptığını sanıyorsun bakıyım!

E:Ne yapıyor muşum?

S:Kek yapmaya meraklı olduğunu bilmiyordum!

E:Birden merak duydum, noldu sana sinirlendin bakıyorum!

S:Ne sinirlenicem be kızın ağzına düşüyordun!

E:Noldu kıskandın mı, güzel kızdı ama kıyafeti, makyajı, süsü falan…

S:Ne kıskanıcam be, neresi güzeldi eciş bücüş bişeydi…

E:Öyle deme çok güzel saçları falan süperdi ya, yani bin basardı sana, der kıskandırmak için muzırca…

S:Ne, bana, bana!

E:Evet yani baksana kızlar nasıl süsleniyor, süper oluyorlar ya Allah sahibine bağışlasın!

S:Ne yani ben çirkin miyim, der ve pot kırdığını anlar.

E:İnanmıyorum normal bir genç kız gibi güzelliğini düşündün!

S:Tamam al dükkanını başına çal gelen müşterilere yağ çekersin sen kolileri taşıtmaya da bir hamal bulursun sen gidiyorum ben, der ve çıkar.

E:Çok mu ileri gittim ya sen çirkin olur musun hiç ya!

Sevil yolda ilerliyordur.

S:Sen madem makyaj, süs püs istiyorsun Ekrem bey görürsün sen, konu güzellik olunca- Ayçin tabiki!

Aynı anda…

KAFE

A:Çok güzel bir yermiş burası!

C:Beğendin mi?

A:Cenker çok güzelmiş diyorum ya!

C:Hı bişeyler söyleyelim mi?

A:Olur.

C:Garson!

G:Buyrun hoş geldiniz, ne arzu edersiniz!

C:Ne alalım?

A:Ben kola alıyım!

C:İstersen diyet kola da var burada!

A:Ne yani Cenker ben şişman mıyım, der sinirlice…

C:Yok ben öyle demek istemedim ki…

Ayçin’in eli Cenker’e değer ve Cenker kusmaya başlar.

A:Ay yine mi ya?

O sırada Ayçin’in telefonu çalar.

A:Alo Sevil!

S:O ses ne, böğürme sesi mi o?

A:Sen boşver onu ne oldu?

S:Acil yardımına ihtiyacım var!

A:?