ben yeni üye oldum,çok güzel yazıyosun canım.
ben de senaryo eklemeyi düşünüyorum, sen de benimkileri okursun artık!

teşekkürler arkadaşlar.okurum tabi.yanlız ekremin rüyasınıda unutmayalım :D

cok güzel olmus canım devam.

wwwwwuuuuuuuuuuuuuuuuuuuwwww super bı bolum canım yb ne zaman qweqweqewqewqew harbıı guzell bı bolumduuu bu gızemm sevılımle ekomun arassına gırmesınnn sakınnn valla yolarım o gızemıı

Arkadaşlar bölüm biraz geç kaldı.Özür dilerim.Ama hepsi şu internetin yüzünden.Neyse buyrun YENİ BÖLÜM.İYİ OKUMALAR.
3.BÖLÜM
“Hıh gel oğlum.Bak misafirimiz var.”Allahallah kim olabilirdi ki misafir?Odaya girdiğimde Gizem annemin karşısında oturmuş konuşuyorlardı.
“Aaa..Hoş geldin Gizem.Ne işin var burada?”
“Tövbe tövbe öyle denir mi oğlum.Birde kovsaydın kızı.”
“Önemli değil Hüsna teyze.Hazır İstanbuldayken sizide bir ziyaret edeyim dedim.Yol boyunca inşallah taşınmamışsınızdır diye dua ettim.”Annem güldü.
“Yok kızım ne taşınacağız.Yemek hazır gelin yiyin.Acıkmışsınızdır.”
“Anne sen?”
“Yok oğlum ben az önce yedim.”
“İyi peki tamam.”
………………………………
“Ya öyle işte.Okul falan uğraşıyoruz.Sen?”
“Bende.Dersler,dersler ve dersler.”dedi Ekrem güzel gülümsemesiyle.
“Gizem ben hemen geliyorum.Sen ye yemeğini.”
“Peki tamam.”demekle yetindim ve koca bir fasülyeyi ağzıma attım.Ekrem mutfaktan çıktı.1-2 dakika sonra Ekremin telefonuna mesaj geldi.Telefonunu burada unutmuştu.Mesaja bakmalımıydım?Yok yok bakmam doğru olmaz.Ama meraktan deliriyordum.Kimden geldiğine bakmak için uzandım telefona.Sevil.Kendime engel olamadım ve mesajı açtım.
'Napıyorsun canım?'
Canım mı?Ah Gizem Ekremin bir sevgilisi var.Mesajı sildim.Hemen Sevilin numarasına baktım ve telefonuma kaydettim.Ne olur ne olmaz belki ihtiyacım olur.Bu düşüncemin üzerine gülerken Ekrem geldi.Çok dakiksin Gizem seni kutluyorum.Tam zamanında koydun telefonu yerine.
………………………….
“Günaydın anne.”
“Günaydın oğlum.”Kapı çaldı.Cihan ve Cenker gelmişti.
“Hadi çabuk.Neşeti daha fazla bekletmeyelim.Sonra bizi derse almaz”dedi Cihan.
“Tamam be oğlum geldim.Abla hadi çocuklar geldi.”
“Tamam tamam geldim.Hoş geldiniz çocuklar.Anne biz çıkıyoruz.”
“Tamam hadi güle güle.”Evden çıktık.
Neşetin evine geldiğimizde bahçede kimse yoktu.Demekki kızla içeride.Kapıyı çaldık ve içeri girdik.Çok haklıydım kızlar içerideydi.Neşet hemen derse başladı.Derste bir an aklıma dün gece geldi.Dün gece mutfağa girdiğimde Gizem sinsice sırıtıyordu.Nedenini soramadım çünkü hemen yalanlardı.Doğrusu nedenini merak etmeye başladım.
………………………….
Ders bitmişti.
“Bugün napıyoruz gençler?”dedi Ekrem.
“Beraber bir şeyler yapalım.Örneğin kafeye gidelim.”Ayçinden ilk defa güzel bir fikir çıkmıştı.Tamam ilk defa olmaya bilirdi ama yinede güzeldi.
“Ve Ayçinden kafeye gitme fikri.Var mı arttıran?”Ekremin bu komiklikleri beni bir gün öldürecek.
“Bence güzel fikir. Ben gelirim.”dedi Cenker..
“Bende gelirim.”dedi Cihan.
“Siz varsanız bende varım.Sen Sevil?Geliyor musun?”
O sırada telefonum çaldı.Bilmediğim bir numara beni arıyordu.Allahallah kimdi bu?

çok süper töesi bayıldım...

süper ötesii :D

harika devamm..

Süper Devam..

spr dewam cnm

harıka bı bolumdu tatlımm kesın sevılı gizem arıyo :evil:

çok güzel kesn gizem arıyodur :D

cok gzell .d bencede gizem arıyodr .d

harika yazıyosun ellerine sağlık devvvaaammm

hepinize çooooooooooooooook teşekkür ederim arkadaşlar.bakalım kim arıyor Sevili bekleyip göreceğiz:)

Arkadaşlar hepinizden çok özür dilerim.Bazı aksilikler olduğu için(internetim uzun bir süre çalışmadı) yeni bölümü koyamadım.Tekrar çok özür dilerim.HEPİNİZE İYİ OKUMALAR.
4.BÖLÜM
“1saniye”dedim ve telefonu açtım.
“Alo”
“Merhaba Sevil.Ben Gizem.Hatırladın değil mi?Hani lunaparkta karşılaşmıştık.”Gizem mi?Hani şu Ekremin kucağına atlayan,saçını başını yolmak istediğim Gizem mi?
“Ah.Evet hatırladım.”
“Nasılsın?”
“İyiyim.Sen?
“Bende iyiyim.Teşekkürler.Ya musaitsen buluşalım mı?Yanlız Ekrem duymasın.Şöyle kız kıza konuşalım.”
“Hım..Şeyy.Ben bilmem ki.”
“Hadi ama Sevil.Seni tanımak istiyorum.Arkadaşımın nasıl biriyle birlikte olduğunu bilmek istiyorum.Seninle arkadaş olmak istiyorum.Lütfen beni kırma.”
“Peki.Nerede buluşalım.”
“Sahildeki kafeye gel.Seni bekliyorum.Görüşürüz.”
“Görüşürüz.”dedim ve kapattım.Ekreme dönüp
“Benim işim çıktı.Siz gidin.”dedim.
“Peki.”dediler ve gittiler.Bende sahile doğru yürümeye başladım.Gizemin benle konuşmak istemesi ilginçti.Onun saçını başını yolmadan nasıl durabilecektim bilmiyordum ama genede yürüdüm kafeye doğru.
…………………….
Sevil kafeden içeri girdi.Beni görmesi için seslendim.Masaya doğru geldi ve oturdu.
“Geldiğin için teşekkürler.”
“Önemli değil.”dedi.Gerçekten güzel kızdı.Ama güzel olması,Ekremin onu sevmesi beni deli ediyordu.Soğuk bir şeyler söyledik.
“Eee.Beni neden çağırdığını merak ettim Gizem.”dedi Sevil bana dönerek.
“Dediğim gibi seni tanımak için.”dedim.İçecekler geldi.İçmeye başladık.
“Nasılsın?Dersler nasıl?Zorlanıyor musun?”dedim konuyu açarak.
“Ben iyiyim.Derslerde iyi.Abartılacak kadar da zor değil dersler.”Kendinden emin bir kız.Her zorluğu aşarım modundu.
“Ekremle nasıl tanıştınız?”
“Normal bir tanışma.Abartılacak şeyler değil.”dedi.Biraz daha oradan buradan derslerden,üniversiteden ve bir çok konudan konuştuk.
“Ekremle benim nasıl tanıştığımızı biliyor musun?”dedim dayanamayarak.Onun soracağı yoktu.
“Hayır bilmiyorum.”dedi.Demek bilmiyor.Bende anlatırım o zaman.Tabi biraz çarpıtarak.
“Benim annemle Hüsna teyze arkadaş olmuşlar.Neyse annemle ben bir gün Ekremlere gittik.Biz tabi o zamanlar on yaşlarındaydık.Neyse ben öyle annemin yanında oturuyorum.Ekremde odasındaydı.Nisanur abla geldi.
“Gel Gizem.Ekrem bilgisayar oynuyor.Sende oyna.”dedi ve beni yukarı çıkardı.Ekrem
“Abla bu sarı kafa kim?”Nisanur ablada kızdı ve beni tanıttı.
“Hadi beraber oynayın.” dedi.Ekrem benle oynamak istemedi ve kavga ettik.Saç baş.Neyse başka bir gün annemle Hüsna teyzenin ortak bir arkadaşlarında oturma vardı.Ev sahibinin oğluyla başka bir arkadaşı bize çok havalanıyorlardı.Ekrem ve ben elele verdik ve onların havasını söndürdük.Sonrada arkadaş olduk zaten.”
“Hım..İlginçmiş.”dedi Sevil.Dur Sevilciğim biz asıl mevzuya gelmedik.
“Ama..”dedim.Meraklanmıştı.
“Ama ne?”
“Aması.Ya biz 12-13 yaşlarındaydık.Ekrem gene bir oturmada bana beni sevdiğini söylemişti.Çocuk aklı işte bende onu seviyordum.Neyse bende söyledim ona hislerimi.Sonra işte çıkmaya başladık.14 yaşlarında sebebini hatırlamıyorum ama ayrıldık.Sonrada tekrar arkadaş olmaya çalışmıştık.Neyse ya sadece bil istedim.Başkasından duymanı istemem.”dedim.Sevilin ne tepti vereceğini merak ediyordum.
……………………..
Eski sevgilisi mi?Gizem Ekremin eski sevgilisimiydi?Nasıl olur ya?Kanımda dolaşmaya başlayan kıskançlık,öfke ve hırsı bastırmaya çalıştım.Bu kızı her an parçalaya bilirdim.Her an.
“Hım..Öyle mi?”dedim masaya yaslanırken.Denize bakmaya başladım.Belki sinirimi alır diye.Ama nafile.Bunu bana neden anlatıyordu ki?Eceline falan mı susamıştı bu?
“İyi misin?Seni üzdüysem özür dilerim.”dedi.Özür dilermiş.İyimiymişim.Bence o kaçıp kendini kurtarsa daha iyi olur.Yoksa kan çıkacak.Hayır Sevil çıkmayacak.Neden inanıyorsun ki şuna?Ama ya doğruysa?
“İyiyim canım.Neden iyi olmayacakmışım ki.Hem Ekremin geçmişini öğrenmek beni sevindirir.Üzmez.”dedim.Helal be Sevil helal.İyi dedin.Ama buradan hemen çıkmam gerek yoksa sabredemeye bilirim.İşim var deyip çıksam anlardı.Telefonumdan zil sesimi açtım.Telefonum çalıyormuş süsü vermek için.
“Pardon”Önemli değil anlamında başını salladı.Demek yedi.Güzel.Müziği durdurdum.
“Alo anne.Tamam geliyorum.Tamam anne.Tamam alırım.Geç kalmam.Hemen çıkıyorum.Hadi öptüm.”dedim ve telefonu kapatıyormuş gibi yaptım.
“Annem.Eve gel diyor.İşimiz vardı da.Neyse anlattığın için teşekkürler.Görüşürüz.”dedim ve kendimi dışarı attım.Sahilde yürümeye başladım.Arkamdan görüşürüz diye bağırmıştı.Ne görüşüceğiz be.Yüzünü dahi görmek istemiyorum.Yoksa o sarı saçlarını yolabilirim.Off ne diyorum ben ya.Ama Gizem güzel kızdı.Benden daha güzel.Sarı saçları ve açık kahve gözleriyle gerçekten güzeldi.Ekrem gerçekten onu sevmişmiydi?Ekreme sormalımıydım?Ya sorduğumda ‘sanene sevdim sevmedim seni ne ilgilendirir’derse?Ya rüyam gerçek olursa?Bir banka oturdum ve denizi izlemeye başladım.Saçmalıyorsun Sevil.Eğer böyle bir şey olsaydı Ekrem sana anlatırdı.Sen neden güvenmiyorsun şu çocuğa.İlk okulda hoşlandığını sandığı kızı sana anlatmadı mı Sevil?Hı sana neredeyse bütün ilkokul yılını,arkadaşlarını,arkadaşlarının aşkını dahi anlatmadı mı?Sen neden güvenmiyorsun sevgiline?Ben Ekreme güveniyorum.Ben Ekreme güveniyorum.BEN EKREME GÜVENİYORUM.Ona güvenmeyi öğrenmeliydim.Bir an önce.Ama içimde hala bir kurt dolaşıyordu.En iyisi yarın ona üstü kapalı bir şekilde sormak.Evet yarın Ekreme bunu soracaktım.
……………………
Neşet hoca evde yoktu ve bizimkilerde daha gelmemişti.Ben ve Ekrem bahçede yalnızdık.Ekreme sormanın tam zamanıydı.
“Ekrem sana bir şey sorabilirmiyim?”
“Elbette canım.”
“Ekrem sen bana her şeyini anlatırsın değil mi?Yani sorunlarını,geçmişini…”dedim.
“Evet birtanem anlatırım.”
“Yani kızacağım,sinirleneceğim bir şey olsa anlatırsın değil mi?”
“Tabikide.Kızacağın bir şeyde olsa bilmeye hakkın var.”
“Peki o zaman.Senin hiç 12-13 yaşlarında çıkmaya başlayıp 14 yaşında ayrıldığın bir sevgilin oldu mu?”
“Hayır.O yaşlarda hiç olmadı.İlkokulda olmuştu bir tek.”
“Peki o kız esmermiydi?Sarışınmıydı?Kumralmıydı?”
“Kumraldı sanırım.Evet evet kumraldı.Neden soruyorsun ki bunları?”Ohh.Rahatlamıştım.Demek ki Gizem yalan söylüyordu.Ama bunları ona neden sorduğumu nasıl açıklardım ki ona?
“Hiç..Öylesine sordum.Muhabbet olsun diye.”
“Sevil gözlerin hiçte muhabbet olsun diye söylediğini söylemiyor.”dedi.Eyvah ne yapacağım şimdi ben?
“Günaydın.Ne yapıyorsunuz burda?”Ayçin.Ayçin seni çook seviyorum.Tam zamanında geldin.
“Konuşuyoruz çinçinciğim.Müsaden olursa.”dedi Ekrem.
“Benim müsadem olur ama gelenin müsadesi olur mu bilemem.”dedi Ayçin ve hepimiz arkamızı döndük.Neşet hoca geliyordu.Kurtuldum.Neşet hoca yanımıza geldi.
“Günaydın meyve sepetleri.Vişnemiz ve çileğimiz nerede?””
“Vişne ve çilek?”dedik üçümüzde.
“Cihan ve Cenkerden bahsediyorum.”dedi Neşet hoca.
“Buradayız hocam.”Cenker ve Cihan yanımıza geldiler.
“İyi hadi girin içeri.”İçeri girdik ve oturduk.
“Evet çocuklar.Dersimize başlamadan önce şunu söylemek istiyorum.Yarını eğlence günü ilan ediyorum.Dersleri gerçekten güzel dinlediğiniz ve hiç kullanılmamış o beyinlerinizi kullanmaya çalıştığınız için yarın sizlere sürprizlerim olacak.Aynı saatte burada olun.”dedi Neşet hoca.
“Hocam peki bu sürprizleriniz ne acaba?”dedi Ekrem.
“Sabret Behlülcüğüm.Yarın göreceksin.Adı üzerinde sürpriz.Neyse biz derse geçelim.”
……………………….
Beşimizde bahçede Neşeti bekliyorduk.Biraz sonra Neşet hoca evden çıktı ve hep beraber sokakta yürümeye başladık.Sonunda çok güzel ama sade bir mekanın önünde durduk.
“Hadi su balonları tek sıra halinde,yavaş yavaş,itişmeden girin içeri.”İçeri girdik ve bir masaya oturduk.
“Hocam burada ne işimiz var?”
“Kahvaltı yapacağız hukukkuşu.Günün en önemli öğünü nedeolsa.Bakın iyi yiyin haşatınızı çıkarıcağım bugün.”Garsona siparişlerimizi verdik.Biraz sonrada siparişlerimiz geldi.
“Hocam burası çok güzel bir mekan.”dedi Ekrem.
“Beğenmene sevindim Behlülcüğüm.”Önümüzdekileri yemeğe koyulduk.Biraz sonra herkesin tabağı bitmişti.Neşet hoca hesabı istedi.Sonrada mekandan çıktık.
“Eee hocam şimdi ne yapacağız?”
“Şimdi.Şimdi bowlinge gideceğiz kuskus.Şöyle bir tozunuzu alayım.”Bowlinge?İlginç olabilir.
“Neşet hoca bowling oynamayı biliyor mu ya?”dedi Cihan Neşet hocanın duymayacağı şekilde.Neşet hoca gülümseyerek
“Ne dediğini duydum hukukkuşu.Bowling oynayıp oynayamadığımı gidince görürsün.”dedi ve oradan geçen bir taksiye elini kaldırdı.Taksiye bindik.Biraz sonra koca bir alışveriş merkezinin önünde durmuştuk.İçeri girdik.
“Vitrinlere bakmak yok.Özelliklede sen çinçin.Ağzınızın suyunu silin.”dedi Neşet hoca.
“Ama hocam.”Ayçin sitem etti Neşet hocanın sözlerine.
“Aması maması yok çinçinciğim.”Bir-iki kat çıktık ve oyun salonunun önünde durduk.İçeri girdik ve bowling için adımızı yazdırdık.Beş dakika sonra sıra bize gelmişti.Oynamaya başladık.Biz sonda birkaç labutu deviremezken Neşet hoca resmen labutları ağlatıyordu.Her attığında bütün labutları deviriyordu.Neşet hoca birinci,Ekrem ikinci,ben üçüncü,Cenker dördüncü,Nisanur beşinci,Ayçin ve Cihansa eşittiler.Oyun bittiğinde Neşet hoca birinciydi.
“Hocam ne oynadınız ama ya.Her attığınızı vurdunuz.Hayran kaldım.”
“Eee Ekremşanti sen bu saçları sadece öğrencilerlemi ağarttığımı sandın?”dedi Neşet hoca.
“Estafurullah hocam saçınızda bir tel beyaz bile yok.”dedi Ekrem.
“Tamam tamam yağcılıya başlamayın gene.”Neşetin bu sözünden sonra oturduk.
“Hadi bakalım insan yavruları serbestsiniz.İstediğinizi oynaya bilirsiniz.Oyun alanından dışarı çıkmayın demeyi bile yersiz görüyorum ona göre.”dedi Neşet hoca.
“Peki hocam”dedik ve oturduğumuz koltuktan kalktık.Cenker,Cihan ve Ekrem kum torbasına gittiler bizse Ayçinle langırt oynamaya karar verdik.Ardından da Ekrem ve ben bilardo oynadık ve ben kazandım.
“Kızım kesin hile yaptın sen.Bilardoda nasıl yenersin beni ya.”dedi Ekrem.
“Yok artık Ekrem bilardoda nasıl hile yapabilirim?”
“Orasını bilemem Sevil hanım.Ama sen cadısın ya kara büyü falan yapmışsındır.”
“Hı hı Ekrem bende öyle düşünmüştüm zaten.O kara büyüyle seni susturmamı istemiyorsan doğal yollardan sus.”
“Doğal yollar?”dedi Ekrem.
“Örneğin çeneni kapayarak.”
“Susmazsam küçük hanım.”
“Sevgiliye karşı gelinmez yoksa çarpılırsın.”
“Allahallah.Yapma ya.”
“İşine geliyorsa kardeşim.”
“Ha az önce sevgilindim şimdi kardeşin mi oldum?”
“Of Ekrem bi sus ya.”dedim artık dayanamayarak.
“Tamam sustum.”dedi ve sonunda sustu.Hepimiz Neşet hocanın yanına gittik.
“Eee hocam şimdi?”dedi Cenker.
“Bana neden hep bu soru soruluyor ya?Bir kerede soru sormadan yürüyün.”dedi Neşet hoca ve ayağa kalktı.Yukarı çıktık ve sinemanın önünde durduk.
“Hocam film mi izleyeceğiz?”dedi Nisanur.
“Evet Nisanur.Eğlendiniz,e birazda korkun dedim.Korku filmine gideceğiz.”
“Korku filmi mi?”dedi Cenker.
“Evet doktor Civanım.A merak etme senin için bolca poşet getirdim.Çinçinciğim yanında parfümün var mı?”
“Var hocam neden ki?”
“Neden olacak kuskusun kusmasıyla oluşan kokuyu gidermek için.Sinemadaki insanları kokudan kaçırtmak istemeyiz değil mi?Yada üstümüze saldırmalarını falan?”Neşetin bu sözü üzerine biletlerimizi aldık ve filme girdik.Film gerçekten korku ve gerilim doluydu.Hepimiz korkmuştuk.Ekremin elini sıkıyordum korkudan.Ekremde belli etmemeye çalışsada oda benim elimi sıkıyordu.Cihan eliyle koltuğun kenarını sımsıkı tutmuştu.Cenker iki-üç kere vahşi ve kanlı sahnelerde çıkardı.Ayçinse bir yandan ortalığa parfüm sıkıyor bir yandan da filmi izlemeye çalışıyordu.Ama çoğu sahnede gözleri kapalı oluyordu.Nisanur koltuğa parmaklarını geçirmiş,arada yüzünü sağa sola çeviriyordu.Neşet hocada biraz gergin görünüyordu.İlk kısım bitti ve ara verildi.Hepimizde kendimize gelmeye çalışıyorduk.Cenker gidik elindeki poşetleri attı.Bizde mısır almaya karar verdik.Biraz sonra filmin devamı başladı.Herkes aynı pozisyondaydı ama bu sefer korkumuzu mısırlarla gidermeye çalışıyor ve mısırları dişlerimizle katlediyorduk.Filmdeki karakterlerin başına gelmeyen kalmamıştı.Cenker bu bölümde bir kez çıkarttı.Bu da bir başarı sayılır.Film bittiğinde hepimiz beş dakika kendimize gelmeyi bekledik.Ardından sinemadan çıktık.
“Hocam o ne filmdi öyle ya?Adamların başına gelmeyen kalmadı.”dedim.
“Evet haklısın Sefilciğim.”dedi Neşet hoca.
“Hocam ben bilemedim etrafa parfüm mü sıkayım yoksa filmi mi izleyeyim.Gerçi pek izleyemedim.Çünkü gözlerim çoğu sahnede kapalıydı.”dedi Ayçin ve hepimiz güldük.
“Özür dilerim Ayçin.Senin filmi izlemene engel oldum.”Cenker çok mahçup görünüyordu.
“Saçmalama Cenker.Ben izleyeceğim kadar izledim.O korku bile bana yeter.”dedi Ayçin.
“Hocam ben hiç korkmadım.”dedi Ekrem.
“Ondan elimi sıkıyordun değil mi canım?”
“Tamam biraz korkmuş olabilirim.Ama o kadarda çok korkmadım Sevil hanım.”
“İyi peki.Öyle olsun.”
“Asıl sen Cihana bak.Oğlum dünyada mısın?”dedi Ekrem.
“Hı.Ha evet.Ya o kızın eziyet gördüğü sahne geldide bir an gözüme.”dedi Cihan.
“E normal.Gerçekten çok iyi yapmışlar filmi.Korkmamak elde değil.”dedi Nisanur.
“Neyse bırakın filmi falanda.Ayçin sana bir müjdem var.Sadece bir mağzadan alışveriş yapmanıza izin vereceğim.”dedi Neşet hoca.
“Sadece bir mağza mı?”dedi Ayçin
“Tamam iki olsun ama üç yapmam.”dedi Neşet hoca.
“Sağolun hocam.”
“Bakın bir saat sonra şuradaki kafede buluşuyoruz.Geç kalmayın.”
“Peki hocam.”dedik ve dağıldık.Önce bir kitapçıya gittim.İki tane çok güzel kitap beğendim. Onları aldıktan sonrada bir butiğe girdim.Ayçinde oradaydı.Elinde iki elbise vardı.Biri kırmızıydı diğeri ise yeşil-sarıydı.
“Ayçin ne yapıyorsun burada?”
“Ay Sevil sanki yıllar sonra karşılaşıyormuş gibi nasıl bir tepkiydi o öyle.Ayrıca ne yapıyor olabilirim.Karar vermeye çalışıyorum.Sence hangisi?”dedi.Elbiseleri iyice inceledim.
“Bilemiyorum.İkisi de güzel.Neden ikisinide almıyorsun?”
“Aslında onuda düşündüm ama.Bilmem ki.”
“Bilmeyecek ne var.Eğer iki kıyafet arasında kaldıysan ikisinide alacaksın.”dedim.
“Haklısın.Ben şunları ödemeye gidiyorum.”
“Peki.”dedim ve kendime bir şeyler bakmaya karar verdim.Sonunda krem-kahve bir t-shirte karar verdim.Ödemeyi yapıp hocanın dediği kafeye gittim.Cenker,Ekrem ve Cihan oradalardı.Yanlarına gittim.
“Neler aldınız?”dedim.
“Ben bir t-shirt ve kot aldım.Cihan kot ve ayakkabı aldı,Ekrem ise gömlek,t-shirt ve ..”dedi Cenker.Ekrem ‘niye söylüyorsun’bakışı attı Cenkere.Allahallah ne almıştı ki başka Ekrem.
“Hadi Ekrem”dedi Cihan.Ekrem ayağı kalktı yanıma geldi.Elindeki poşeti bana uzattı.
“Bu senin canım”dedi.
“Teşekkür ederim canım.Ne gerek vardı.”dedim ve Ekreme sarıldım.
“Açmayacak mısın?”Poşetteki hediyeyi çıkardım.Hediye paketini yırttım.Gördüğüm karşısında çok şaşırdım.Bu..Bu çok güzel bir hediyeydi.

spr cnm dewam

çok güzel olmuş devam et.....

wayy süper olmuş ellerine sağlık :D
yeni blümü merakla bekliyorum(: ne zamannn???

yeni bölüm yeni bölüm

çok güzel olmuş dewammm

yeni okuyucun geldi
senaryon baştan sona kadar süper olmuş
yeni bölüm ne zamana
süper yazıyosunn

süper devamı ne zmn

çok gzll olmş dewamm...