Alarmın çalmasıyla gözünü zoraki bir şekilde açtı Sevil. Her zaman yaptığı gibi, pikeyi çekti üstüne yine, saçları gözüktü sadece. Birkaç saniye geçmesine fırsat kalmadan fırladı yatakta. “Of! Nasıl unuturum! Bugün büyük gün!” dedi içinden ve soluğu banyoda aldı. Suyu yüzüne çarpıp iyice ayıldıktan sonra aynadan kendine baktı şöyle. “Hiç makyaj yapmasam mı? Ama hiç olmazsa bakımsız gözükürüm. Şöyle capcanlı bişeyler yapsam? Ama o zaman da çok abartı olur…” dedi. Telefon sesiyle bütün o saçma sapan düşüncelerden sıyrılıp heyecanla odasına koştu. Arayan biricik dostu Ayçin’di.
A: Kalktın mı Amerika güzeli? S: Kalktım canım kalktım ama çok heyecanlıyım ya. Ne giyeceğim, nasıl makyaj yapacağım hiçbir fikrim yok… A: Haha. Kızım doğru adrestesin o zaman. Niye üzülüyorsun ki? S: Üff Ayçin, saçmalama. Oradan nasıl yardımcı olacaksın ki? A: Buradan taktik vereceğiz herhalde! S: Tamam da – A: Şimdi dinle beni …
Telefonu kapattığında Ayçin’in emrini yerine getirerek derin bir nefes aldı ve giyinme-süslenme işlemine girişti… Makyajını da tamamladıktan sonra aynada kendi görüntüsüne baktı uzunca. Tam ortama uyum sağlayacak kıyafetler söylemişti Ayçin. Ona ne kadar teşekkür etse azdı. Saatine baktı. En az on beş kere kontrol ettiği biletine bir kez daha baktı. Bir buçuk saat vardı uçuşa. Bavulunu toplayıp otelden çıkışını yaptırması çok sürmezdi büyük ihtimalle… Çok şey paylaştığı, yalnızlıklarında ona arkadaş olan odasına baktı son kez… … İnişe geçiyordu işte. Kalbinin giderek daha da hızlı attığını hissedebiliyordu. Bir an önce olup bitmeliydi, başka yolu yoktu. Yoksa… Her an aşırı adrenalinden bayılabilirdi… Kemerini açıp derin bir soluk aldı ve ayağa kalktı… Uçaktan iner inmez ayaklarından bir şeyler boşandı ve elinde olmadan sendeledi. “Sevil! Kes bu kadar heyecanlanmayı!” diye kızdı kendine. Bavulları gönderip, buluşma yerine gitmek için taksiye bindi… … Beklemeye başladı… Midesi kazınıyordu ama panikten üstüne döker diye su dışında bir şey istemedi. Yanındaki masada oturan birinin sürekli ona baktığını hissediyordu… Rahatsız olduğunu söylemek için tam dönecekken masadan kalktı gizemli kişi. “Oh be! Kurtuldum!” derken içinde, karşındaki sandalyeye kuruldu hemen gizemli kişi. Uzunca bir inceledi Sevil’i. Tanıdık birine mi benzetmişti? Aman üf! Bir de bununla mı uğraşacaktı ki!
S: Lütfen kal- -:” Merhaba”yla başlamayı tercih ederim. S: Bence “güle güle” ile başlasanız ve aynı zamanda bitirseniz daha iyi. -: Ama o zaman sizinle tanışma fırsatım olmayacak. S: Bence böyle olması çok mantıklı. Şimdi lüt- -: Pekala… (yutkunur) S: (sevinçle) Kalkıyor musunuz? -: Aslında, evet kalkacaktım. Ama kalkmamı istemediğinizi anlayınca vazgeçtim. S: (çattık ya diyordur içinden) Ama ben- E: Bendeniz Ekrem. S: Peki Ekrem Bey şim- E: Bana Ekrem deseniz yeter. S: Peki Ekrem! Şimdi kalk artık! Birini bekliyorum. E: Ama bana isminizi bahşetmediniz ki… (Küçük Emrah tiplemesiyle suratını asar.) S: (dayanamaz) Ben Sevil- E: (eski neşeli moduna geri dönüş yapar) Kimi bekliyorsun Sevil’ciğim? S: Sevil’ciğim??? Hem sana ne ya! Kalk artık. (tedirgin olmaya başlar, beklediği kişi her an gelebilir çünkü) E: Hım… dur tahmin edeyim. Erkek arkadaşın mı? Ama bu kadar tedirgin olduğuna göre galiba istemiyorsun onunla buluşmayı? Seni zorluyor mu? Tehdit mi ediyor? Ne yapıyor? S: Üf! Git ya, nolur! E: Seni benim yanımda görürse kızar mı? Yoksa dövüyor mu seni? S: Ya yeter artık bela mısın sen ya! E: Merak etme Sevil, kurtaracağım seni o psikopattan! S: Ya kurtarma! Git ya git! Lütfen! E: Korkmana gerek yok! S: Ya dalga mı geçiyorsun benimle ya! Uğraşacak başka birini bul! Kalk buradan! E: Sinirlerin iyice gerildi farkındayım canım… S: (küplere binmek üzeredir) Ya çekil git uğraşma benimle! (ayağa kalkar) E: (O da ayağa kalkar ve Sevil’in elini tutar) Tamam ya, kızma… S: (çok garip bir şekilde, bu bakışından etkilenmiştir, ama bir anda kendine gelir ve elini çeker hemen. Sonra istemsiz bir şekilde elini su bardağına götürür. Ve Ekrem’in üstüne döker.) Kızdım ama! Şimdi def ol buradan! Diye bağırır.
O anda kapıdan geçip yanlarına gelmekte olan Cihan’ı görür ve gözleri şaşkınlık ve telaştan faltaşı gibi açılır…
Yorumlarınızı bekliyorum...
denizkızı
Cinsiyet :
Mesaj Sayısı : 1991
Rep gücü : 1598
Kayıt tarihi : 27/07/10
Nerden : istanbul
Kişisel İleti : Niall Horan ♥
Sevdiği Karekter :
Konu: Geri: Tatlı Bela (: Cuma Ekim 01, 2010 4:42 am
Ptsi Eyl. 02, 2024 11:15 pm
Cinsiyet
Mesaj Sayısı
Rep gücü
Kayıt tarihi
Sevdiği Karekter
Konu: Tatlı Bela (: 
Nerden
Kişisel İleti
