кαℓρѕιzѕιη... ( üмιткσℓιк_мяу ιℓє σятαк ) 14. BÖLÜM... SAYFA 74 ... MUTLU AŞK YOKTUR….

**Kayıt tarihi** : 21/09/10

yorumlar çok azz ama Sad

**Kayıt tarihi** : 29/01/11

yeni bölümü beklliyorm en kısa zamanda:D

**Kayıt tarihi** : 11/08/10

yorumlar artsın gelicek ama yorumlar çok az Sad

**Kayıt tarihi** : 21/09/10

neden çok azalmış yorumlar çok mu kötü yazıyoruz Sad

**Kayıt tarihi** : 08/08/10

çok güzel yazıyorsunuz canım bu aralar sınav haftası ondan okuyamamışlardır merak etme devam Very Happy

**Kayıt tarihi** : 21/09/10

umarım öledir cnm :D

**Kayıt tarihi** : 21/09/10

yorumlar için teşekkürler
yb yorumlar artarsa cuma akşamı gelicek :D

**Kayıt tarihi** : 11/08/10

ama yorumlar neden bukadar az Sad

((

**Kayıt tarihi** : 02/09/10

(yeni okuyucu!)süper yazıyosn yb en kısa zamanda bklyorm

**Kayıt tarihi** : 11/08/10

sağool cnm ama yorumlar gerçekten çok az

**Kayıt tarihi** : 21/09/10

yb hazır kimler istiyor

**Kayıt tarihi** : 28/10/10

ben ben ben
kim istemiyor ki yani hadi yb bekliorm Very Happy

**Kayıt tarihi** : 21/09/10

2 tane daha yorum gelince koyucam Very Happy

**Kayıt tarihi** : 30/08/10

Bende İstiyorummm (:

**Kayıt tarihi** : 08/09/10

Bndee istiyormm (:

**Kayıt tarihi** : 21/09/10

tmm birazdan koyucam

**Kayıt tarihi** : 21/09/10

9. BÖLÜM

SENİ SEVDİM DE YAŞATTIM BEN…

“Türkü tam giderken hakan Türküyü kendine çekip dudaklarına yapışır Türkü bi kaç dakika karşılık

verir ama sonra geri çekilir ama hakan onu bi turlu bırakmıyodur .Bunları bu şekilde gören Ümit ise

dünyası başına yıklımıştır…”

ÜMİT

Onları öpüşürken gördüğümde nedeni ni anlamasam da kalbimde bir acı hissettim. Neden böyle

hissetmiştim ki anlamadım. Ama tek bildiğim şey canımın acımasıydı. Canım çok acıyordu, çok

yanıyordu. Daha fazla kalamadım türkülerin evinde. Özgüne haber vermem gerektiğini biliyordum

ama hiç içimden gelmiyordu. Yine de haber verdim ona.

Ü : Herşey için teşekkür ederim melike

M : Rica ederim de bi yere mi gidiyorsun

Ü : Eve giiyorum yorgunum da biraz

M : Biraz daha kalsaydın türkü gelir şimdi

Ü : Yok ya gidim ben dediğim gibi yorgunum ve yarın erken gitmem gerekiyor işe.

M : Peki o zaman ben yolcu ediğim seni

Ü : Gülümsemeye çalışır

M : Özgün sen otur ama daha erken

Ö : Peki der gülümseyerek

M : Bn ümiti geçirip geliyorum

Ö : Tamam der gülümseyerek

“ Melike ise Ümiti geçiriyordur. ”

M : ümit sen iyi misin ?

Ü : İyiyim melike merak etme iyi geceler

M : iyi geceler deyip kapatır kapıyı

“ Ümit ise öylece kalakalır bir süre kapının önünde. O anlarda türkü ise hakanla konuşmaya

çalışıyordur. ”

T : Hakan git burdan

H : Türkü biliyorum sende beni seviyorsun inkar etme artık biliyorum beni sevdiğini beni bu kadar çabuk unutamazsın

T : Anlamıyor musun Hakan benim için artık yoksun sen yok sevmiyorum seni

H : Sen benden vazgeçemezsin

T : Vazgeçtim bile anlıyor musun, sen benden vazgeçtiğin gün vazgeçtim senden.

H : Türkü seni seviyorum

T : Hakan git burdan

H : Ama

T : Lütfen git bana eğer veriyorsan git burdan lütfen hakan lütfen

H : Peki türkü şimdi gidicem ama yine gelicem, emin ol gelicem diyip gider, türküde içeriye girerken ümit dışarı çıkar.

T : Ümit

Ü : Hiç bi cevap vermeden yürümeye devam eder.

T : Ümit

Ü : Arkasına bile bakmadan yürümeye devam eder.

T : Ümit diye bağırır.

Ü : Hiç bişey söylemeden sadece döner arkasını.

T : Ümit nereye

Ü : Evime der net bir cevapla

T : Neden daha erken ama

Ü : Yorgunum

T : Ümit bişey mi oldu

Ü : Türkü burda benimle konuşcana gidip sevgilinle öpüşsene sen deyip yürümeye devam eder.

T : Ümit bi dakika bekler misin ?

Ü : Yürümeye devam eder.

T : Ümit diye bağırır

Ü : Olduğu yerde durur

T : Ümit der incecik bir ses tonuyla

Ü : Nasıl yaparsın ya

T : Efendim

Ü : Nasıl yaparsın diyorum ya nasıl sen nasıl bir insansın ya nasıl bu kadar mı güçsüzsün, bu kadar mı güvensizsin, bu kadar mı savunmasızsın

T : Ne diyorsun sen ya

Ü : Birlikte oldun mu onunla ha yattın mı onun evli olduğunu bile bile bu kadar mı dirençsizsizdin türkü bu kadar mı aşıktın

T : ( Tokat atıp hızlıca uzaklaşır ordan. )

Ü : ( Ne söylediğinin farkında olsa da çok kızgındır ona. )

“ Türkü ise ümitin söylediklerini hatırladıkça daha çok kızıyordu ona. Nasıl böyle bişeyi

yakıştırabilmişti ki ona. Hiç mi tanımamıştı onu. Hiç mi önemsememişti onu. Nasıl böyle

düşünebilmişti onun hakkında. Hızlıca eve girip çarptı kapıyı. ”

M : Türkü

T : ( Hiç bişey söylemeden hızlıca odasına gider ve kapısını kitler ve ağlamaya başlar )

M : türkü aç kapıyı ablacım hadi aç da konuşalım

T : Melike git yalnı kalmak istiyorum

M : Hadi cnm aç da konuşalım istersen susarım ama aç kapıyı

T : Melike git deyip daha çok ağlamaya başlar.

“ Melike Türkü kapıyı açmayınca salona özgünün yanına gider. ”

Ö : İyi misin sen

M : Özgün korkuyorum bişey olacakdiye dediği sırada türkünün odasından büyük bi gürültü gelir

“ Hemen giderler odasının önüne. Ama türkü kapıyı açmıyordur. Sonra özgün hızla kapıyı kırar ve

yerde öylece yatmakta olan türküyü bulurlar. ”

M : ( Hemen yere eğilir ve türkünün başını dizlerinin üzerine koyar. ) Özgün türkü der ağlayarak

Ö : Tamam sakin ol deyip hemen ambulansı arar.

“ Aradan daha 5 dakika geçmiştir ki ambulans gelir zaten, özgünde ilk müdahaleyi yapmıştır ambulans

gelene kadar… Türküyü hemen ambulansa bindirip yola çıkarlar. Melikeyi ambulansa almayınca

arkadan özgünle birlkten takip ederler ambulansı. Yolda özgün haberi olması gerektiğini düşünerek

ümiti arar. Ümit duydukları karşısında çok şaşırmıştır ve evden nasıl çıktığını bile anlamadan evden

çıkım hastaye doğru yola düşer. Ve yarım saat sonra ilk ambulans gelir hastanye, arkasından ise özgün

ve melike. Onlar daha anca hastaneye girmişlerdi ki ümit de geldi. Ve hemen acil müdahale odasının

olduğu kata yöneldi ve artık ordaydı. Kapının önünde perişan olmuş bir şekilde duran melikeyi farketti

önce. Sonra acaba mı düşünmeye başladı, acaba söylediklerinin etkisi var mıydı şuan içerisinde

bulundukları durumun. Yavaş adımlarla melikenin yanına doğru ilerlemeye başladı. Ve melike yanına

ulaştığında hiç bişey söyleyemedi. Öylece kalakaldı o an. Hiç bişey çıkmadı dudaklarının arasından.

Sanki düğümlenmiş gibiydi boğazı… Ne melikenin gücü vardı ümitle konuşmak için, ne de ümitin vardı

melikeyle konuşmak için. Sadece sustular. Bu susuşları türkünün girdiği odadan doktorun çıkmasına

kadar sürdü… ”

M : Doktor bey kardeşim nasıl der merakla

D : Merak etmeyin iyi ama bu akşam burda kalması daha iyi her türlü ihimale karşılık

M : Peki doktor bey onu görebilir miyim ?

D : Tabi birazdan odaya alacaklar o zaman görebilirsiniz ama hastamızı çok yormayın.

M : Peki doktor bey merak etmeyin

D : Gülümseyip gider.

“ Aradan 5 dk geçmiştir ki türkü normal odaya alır ama uyuyordur. Melike girer ilk önce odaya.”

Melike

Türkünün yanına oturur ve elini tutar. Canım hani bi daha hastaneleri görmiycektik. Şimdi ne işimiz

var burada. Hadi meleğim, canım çabuk kendine gel gidelim burdan. Çünkü biliyorum sende

sevmezsin hastaneleri şimdi çabucak sabah olsun, sende kendine gel ve gidelim burdan meleğim. Bir

daha da gelmeyelim deyip sımsıkı tutar elini. Sonra yavaşça kalar yanından ve dışarıya özgünün

yanına çıkar.

M : Ben herşey için teşekkür ederim Özgün

Ö : Lafımı olur sen iyi misin biraz daha

M : İyiyim

Ö : Gel türküde uyuyo nasılsa kantine gidelim sende kendine gelirsin biraz

M : Ama türkü

Ö : Merak etme ümit burda demi ümit

Ü : Evet ben burdayım

M : En ufak bişeyde haber var ama

Ü : Merak etme veririm

M : Tamam deyip kantine inerler.

“ Melike ve Özgün kantine indiğinde ümit de türkünün yanına girer. Yavaşça baş ucuna oturur, bir

eliyle elini tutarken diğer eliyle ise türkünün saçlarını okşuyordur. ”

Ümit

Niye burdasın, benim yüzümden mi. Çok mu ileri gittim. Biliyorum çok ağır laflardı ama dayanamadım

türkü, seni o adamla dudak dudağa görmeye dayanamadım. Neden bilmiyorum ama dayanamadım.

O an kalbime binbir bıçak darbesi almış gibi hissediyorum, canım yandı anlıyor musun canım çok

yandı. Ve o an istediğim tek şey benim canımın yandığı gibi seninde canının yanmasıydı. Ama ben

böyle olsun istemedim. İnan bana bu durumu geleceğini bilsem asla açmazdım ağzını asla. Biliyorum

çok kırdm kalbini. Kendimi affettirmem zaman alacak belki de hiç affettiremeyeceğim ama şunu bil

olur mu ? Bunu söylemeye cesaret edebilir miyim bilmiyorum. ( Gülümseyerek ) Bunu bir daha bir

başkasına söyleyebileceğim hiç aklıma gelmezdi ama ben sana aşık oldum türkü, sana sırılsıklam aşık

oldum. Sana söylediklerimin hepsi bu yüzdendi işte. Seni sevdiğimden, seni sevdiğimden

katlanamadım zaten onunla öpüşürken görmeye. Biliyorum şuan uyuyorsun, duymuyorssun belki de

beni ama şunu bil; bugün söylediğim herşey için özür dilerim seni çok seviyorum türkü çok… deyip

yavaşça kalkar türkünün yatağının kenarından ve kapıya doğru yürümeye başlar. Türkü ise uyandığı

için ümitin tüm söylediklerini duymuştur. Ümitin gittiğini göre göre ona o kadar çok kırılmıştır ki

onunla konuşmayı yediremez kendine. Bu yüzden sessiz kalmayı tercih eder. Ümit ise sessizce ve

aklında soru işaretleriyle girmiş olduğu odadan yine sessizce ama aklında ki soruların yerine

rahatlamış bir kafayla çıkar odadan. Kendini dışarıda ki sandalyelerin üzerine atar ve derin nefesler

almaya çalışır. Ama bir yandan da gülümsüyordur.

“ Türkü ümitin söylediklerini düşünmüştür uyuyuncaya kadar. Ama onun söylediklerini

unutamıyordur. Ve karar vermiştir kolay kolay affetmeyecektir onu. ”

“ Sabah son kez muayene ettikten sonra doktor türküyü hastaneden çıkmışlardır. ”

1 HAFTA SONRA

“ Aradan tam 1 hafta geçmiştir. Bu bir haftada değişen pek bir şey olmamıştır. Türkü hala

konuşmuyordur ümitle. Ümit her ne kadar defalarca özür dilesede türküden, türkünün inadı

tutmuştur bi kere. Kolay kolay affetmeyecektir ümiti. Aslında tek bierşey değişmiştir. O da artık okula

başlamıştır, daha doğrusu hastalığından dolayı dondurduğunu okuluna devam etmeye karar

vermiştir. Ve artık öğrencidir kendileri. Aralarda ki boşlukları kapatabilmek için herkesden daha fala

çalışması gerektiğini biliyordur ve çalışıyordur da. Daha 1 haftanın 3 gününde sabahlara kadar

çalışmıştır. ”

“ Ve bugün yine her gün ki gibi çıkmıştır evden. Aslında bütün günü normal hergün olduğu gibi

geçmiştir. Bu akşam yine çalışmak için kalmıştır okulda. Kendini kaptırmıştır dans ederken. Ama bu

sefer yalnız değildir. Onu izleyen biri vardır. Ve dansı bittiğinde alkışlar onu dakikalarca. ”

T : Ümit

Ü : Harikaydın gerçekten harika dans ediyorsun. Sen dans etmek için yaratılmışsın adeta. Sen sonsuza dek dans etmelisin türkü der alkışlarken

T : Gülümseyerek teşekkür eder.

Ü : Türkü

T : Efendim

Ü : Ben herşey için, sana söylediğim herşey için özür dilerim

T : ( Hiç bişey söylemez )

Ü : Bişey söylemiycek misin der türküye yaklaşarak

T : Ümit

Ü : Türkü der bir adım daha atarken

T : ( Derin bir nefes alır )

Ü : Ben sana aaşık oldum türkü der yüzünü onun yüzüne dayamışken

T : Ümit

Ü : Türkü tek bişey duymak istiyorum senden, tek ve net bi cevap

T : ( Hiç bişey söylemeden bir süre öylece bakar ümitin gözlerine )

Ü : Türkü

T : ( Bişey söylemesine izin vermeden öper ümiti )

Ü : ( Bir süre sonra ayrıldıklarında sımısıkı sarılır döndürür türküyü, kulağına ise ) Seni asla üzmiycem der sessizce…

Türkünün kıyafeti ; http://www.onidance.com.tr/img/urun/10806.jpg

Türkünün dans ettiği stüdyo : http://www.resimmotoru.com/data/media/267/Hepsi_Bir_Dizisi_Oyunculari_Dans_Studyosunda.jpg

**Kayıt tarihi** : 30/08/10

Mükemmel Olmuş Tatlım.. (:

**Kayıt tarihi** : 21/09/10

teşekkürler ttlım :d

**Kayıt tarihi** : 28/10/10

wovv harika cnm...devam (:

**Kayıt tarihi** : 20/11/10

Çok güzel olmuş ya bitiyorum bu senaryoya =))

**Kayıt tarihi** : 21/09/10

ikinize de teşekkür ederim Very Happy

**Kayıt tarihi** : 13/01/11

süper!sen neden bu kadar güzel yazıyorsun ya?bizimkiler okunmuyor böylelikle!
Ama olsun ççççoooooooooooooookkkkkkkkkkkkk güzelllllllllllll!! Very Happy

**Kayıt tarihi** : 11/08/10

çok teşekkürler Very Happy

**Kayıt tarihi** : 17/11/10

süper olmuş bayıldım ellerinize sağlık