Telefonun çalmasıyla sıcak yatağımdan fırlayarak yalpalıya yalpalıya masaya
ilerleyip telefonu elime aldım. Cenker,

“ Hazırlanıp aşağıya iniyorum bekle!”

Hemen dolaptan mavi bir gömlek ve açık renk bir pantalonla ceket alıp
hızlı hızlı giyinirken aynanın karşısına geçip saçlara da bir şekil verip evden
Çıktım. Korna sesiyle kendime gelip arabaya doğru ilerlerken kaç kişinin parayı hesabımıza yatırdığını düşündükçe istemsiz olarak gülmeye başlıyordum.

“ Cenker baban arabayı aldığın için kızmadı dimi?”
“ Yok be oğlum! Üniv. Kazandım diye her şey serbest!”
“ Neyse neyse, bugün üniv. Gidip hesabı kontrol edelim sonra Dehşet Neşet’e parayı veririz”

…

“ Kıza bak ya o kadar korna çaldım sağır mıdır nedir!?”
“ Sende üzerine sür arabayı Cenker!”
“Saçmalama Ekrem!”
“Korkup arabanın önünden çekilicek, sür sen…”

Belli etmesem de çok sinirlenmiştim.
İyice ilerlediğimizde birden arkasını dönüp direk gözlerini bana kilitlemesiyle Belli belirsiz heyecanlanmıştım,
daha fazla arabanın önünde durmadan kaldırıma çıktı, tabi bizde park yerine ilerledik.

“ Ekrem nereye?”
“…”

Cevap vermeden beni sinirlendiren (aynı zamanda heyecanlandıran)
kızın yanına doğru ilerledim,
Yanına yaklaştığımda biraz ilerleyip dibinde durdum,
nefesini , rüzgarda uçuşan saçlarını yüzümde hissediyordum, gitmeye çalışmasından rahatsız olup kounu tuttum, sinirle çatılmış kaşları, kopkoyu gözleri ve biçimli burnuyla gerçekten çok güzeldi.

Ne olduğunu anlayamadan kendini geriye atıp kollarımdan kurtuldu
ve bir şey söylemek için derin bir nefes aldığında Cenker’in kusmasıyla yanımızdan ayrıldı.

Hahah!! Biraz önce yanımızdan sinirle giden kız şimdi eli gibi bahçede beni arıyor.

Bir şeyler mırıldandığını duyduğumda kahkahalarım artıyor ,

“Nerde bu ya!!”
“Beni mi arıyordun”
" Evet seni arıyorum gerizekalı!"
Bana doğru bir kaç adım attı,
" Benimle düzgün konuş!!"
" Konuşmazsam ne olur? Yine arabayı üzerime mi sürersin?!"
Bir kaç adım daha...
" Gerekirse evet"

Tam elini kaldırıp bana bir tane geçirmek üzereyken bileğinden tutup kolunu aşağıya indirdim,
Şimdi öncekinden çok daha yakındık birbirimize, saçları yüzümü acıtmaya başlamıştı,
bu sefer kendini geri çekmedi, yüzünde çarpık bir gülümseme oluşmuştu,

" Kolumu bırakır mısın?"
Yavaşça incecik bileğini bıraktığımda koşar adımlarla bahçeden çıktı.
" Ekrem yanımda param yok bir 5'lik atsana! " Cenker'e sırıtıp elimi cebimi attım,
Eee nerde bu cüzdan!!

Cüzdanımı yürütmüş!

Bölüm Sonu

Arkadaşlar ilk bölümü birde Ekrem’in düşünceleriyle okuyun istedim,
Umarım Bölümü Beğenmişsinizdir.
3.Bölümü 10.sayfaya koymayı düşünüyorum,Yorumlarınızı – olumlu veya olumsuz – eksik etmezseniz sevinirim.