KARAKTERLER

ÜMİT=ÇİFTLİK ÇALIŞANI

TÜRKÜ=ÇİFTLİK SAHİBİ

NEŞET=ÇİFTLİĞİN KAHYASI

ONUR=ÇİFTLİK ÇALIŞANI

MEHMET=ONUR'UN BABASI

ÖZGÜN=ÜMİT'İN ARKADAŞI

KAAN=TÜRKÜ'NÜN AVUKATI

MELİKE=TÜRKÜ'NÜN KARDEŞİ

LALE=SOSYAL KURUM ÇALIŞANI

AYÇİN=MELİKE'NİN KIZI

hımmm ilginç ama güzel olabilir bekliyom yb

UmuTDetonE demiş ki:

hımmm ilginç ama güzel olabilir bekliyom yb

hayırlı olsun
katılıyorum

teşekkür ederim inşallah beğenirsiniz...

GİTME VAKTİ GELMİŞTİ


Ümit haradaki saman yığınını yaydı.Aslında çoktan gitmiş olmalıydı.Hiçbir yerde bu kadar uzun kalmamıştı.Dört aydan beri çiftlikteydi.Neşet’in kalp krizi geçirmesi işleri karıştırınca, çiftlik sahibini bunca işin arasında bir başına bırakmaya gönlü razı olmamıştı.
Şapkasını alnının gerisine itti.Bildik bir huzursuzluk hissi bütün benliğini kaplamıştı.En iyisi bir an önce çekip gitmesi değil miydi?Buraya gittikçe daha fazla bağlanmayı bekleyecek hali yoktu.İhtiyacı olan en son şey,daha fazla anıyla buradan ayrılmaktı.Zaten bir ömür boyu yetecek kadar anı biriktirmemiş miydi?
İşte bu nedenle gitmeliydi.Patronu Türkü ile konuşmak zorundaydı.Hem de hemen…
Ümit yapması gereken şeyi artık ertelememeye karar vermişti.Ahırdan çıktı.İki katlı çiftlik evine yöneldi.Evin tamire ihtiyacı vardı.Boyanması da gerekiyordu.Aslında iki haftada rahatlıkla bitirilirdi ama hayır…


Tam eve yaklaşmıştı ki;Türkü verandaya çıkıverdi.Her zamanki kıyafetlerini giymişti.Rengi açılmış bir kot pantolon ve erkek gömleği.Uzun siyah saçını tek örgü yapmıştı.Böylelikle güzel yüzü adamakıllı ortaya çıkmıştı.Aslında uzun boylu ve güçlü yapılıydı ama yine de ifadesinde insana kırılgan olduğunu düşündürecek bir yan vardı.
Ümit’in bakışları ansızın onun zeytin gözlerine kaydı.kayar kaymaz da göğsü sıkıştı ve nefes almakta zorlandı.
Kesinlikle gitmesi gerekiyordu.Hem de hemen…
“Türkü,”dedi verandaya yaklaşırken.
“Vaktin varsa,seninle konuşmam lazım.”




Şimdilik bu kadar ama akşama da yazarım.Hikayeyi biraz özetlerim isterseniz..

Çok gzüL devam

bencede hikayeyi biraz özetlesen ii olur =)
ama yine de güzel =)

akşam 7 gibi yazarım.

Türkü'nün babası ölmüştür,kardeşi bir süredir ortalıklarda yoktur.Ümit ise geçmişte kötü olaylar yaşamıştır bu bakımdan hiç bir yere bağlanmak istemiyordur.


özet gibi olmasada...

ee dewam yb ne zamannnn

cok guzel mis bide yeni senaryo var cilgin cakilar tafsi ederim

yb

“Ne oldu Ümit?”diye sordu Türkü.Bakışlarından yorgun olduğu besbelliydi.Ümit onun uykusuz olduğundan neredeyse emindi.Tabii koskoca çiftliği yönetmek kolay bir iş değildi.İnsanların söylediklerine göre,iki yıl önce ölen babasının ardından çiftlikte değişen pek bir şey yoktu.Tekerlekli sandalyeye mahkum olan babasının zamanında da var gücüyle çalışan Türkü’ydü.
Yaşlı adam,aile avukatına,kızı otuzuna gelene dek çiftlikle ilgili konularda söz sahibi olma hakkı tanıyan birtakım yetkiler vermişti.
Ümit onu çiftlikte bir başına bırakmak istememiş,bu nedenle de bir yerde ilk kez bu denli uzun süre oyalanmıştı.
Bir türlü çekip gidememişti.Ne var ki yapmak zorundaydı.Verandanın basamaklarının
dibinde durakladı.“Ben.....işten ayrılacağımı haber vermek istiyorum,”dedi.“Bir hafta sonra gidiyorum….”
Ümit,Türkü’nün gözlerinin bir anda panikle açıldığını fark etti.Ancak hemen kendisini toparlamıştı.“Ama bir hafta kalacağını söylemiştin.Biliyorsun,Neşet yalnız başına yapamaz…”
Ümit gülmemek için kendisini zor tutuyordu.“bence bunu bir kez daha söyleme,”dedi.“Neşet duyarsa ne yapacağını tahmin bile edemiyorum.”
Çiftliğin kahyası Neşet nerdeyse otuz yıldır Turan ailesiyle çalışıyordu.Rahatsızlığından sonra işleri bir başına götürmesi mümkün değildi ama kendisinden bir kötürüm gibi bahsedilmesini kabul edecek bir adam da değildi doğrusu.
“Baharda sürünün toplanması bittiğinde,işler biraz olsun hafifleyecek,”dedi Ümit.“O süreyi Neşet tek başına götürebilir.Bu da sana yeni birini bulman için zaman kazandırır.”
Türkü yeni birini tutmayı istemiyordu.Bir kere bunun için parası yoktu.Ümit’e bile kaldığı taktirde nasıl ödeme yapacağından emin değildi.Ümit çok çalışkandı.Üstelik Neşet kalp krizi geçirdiğinde ona kalp masajı yapıp hayatını kurtarmıştı.“Yeni birini bulmak neredeyse imkansız,”dedi.“Hepsi İstanbul’a çalışmaya gitti.”
“Benim de niyetim bu,”diye karşılık verdi Ümit.
“Bak eğer sorun paraysa…”
Ümit hemen başını salladı.“Sadece ortamın değişmesinin istiyorum.Önümüzdeki hafta sonuna kadar buradayım.İstersen gitmeden önce birini de bulabilirim.”




Uzun zamandır yazamadım ama artık sık sık yazarım

ama o gitmiycek dimi dewam çk gzl

evt yaa dewammm

ümit gitmeyecek merak etmeyin...
ama biraz senaryoyu önerseniz çok güzel olurr

çok güzel olmuş =)

Yeni Okuyucuu :D
Çok beğendm ve devamını çook merak ettm ekrem gitmesnn
Devammm >>>

hepinize teşekkür ederim:)

İYİ OKUMALAR

Ümit kumral saçlı ve insanın içine işleyen o masmavi gözleri ile oldukça yakışıklı bir adamdı.Türkü bazen onun gözlerinin derinliklerindeki kederi fark eder,ağlamamak için kendisini zor tutardı.Ayrılmak için kendine göre nedenleri olmalıydı.Bu nedenle de onu durdurmaması gerekiyordu.“Sağol,Ümit.Çok iyi olur.”
Ümit başını salladı.Ardından dönüp ahıra yöneldi.Türkü onun arkasından bakmadan edemedi.Gömleğinin ince kumaşı geniş omuzlarını iyice belirginleştirmişti.Yürürken uzun boyunun ve güçlü bedeninin insanı hipnotize eden bir çekiciliği vardı.Türkü,o çiftliğe adım attığından beri kendini sık sık bunları düşünürken biliyordu.
Babası bilse kesinlikle bu yaptığını onaylamazdı.Babasını severdi ama konu kızlarına gelince çok katı kuralları vardı.Sık sıkız kardeşi Melike’ye ve ona dünyadaki kötülükler konusunda söylevler verirdi.Hiçbir zaman yüzlerine söylemese de kızlarının sonlarının annelerine benzemesinden korktuğu çok açıktı.
Sema,Türkü on,Melike ise beş yaşındayken onları terk etmişti.Türkü annesinden nefret etmemek için mücadele etmiş ama terk edilmişlik duygusundan da bir türlü kurtulamamıştı.Melike liseyi bitirdiğinde,çekip gitmek istemiş ve Türkü’ye de kendisiyle gelmesi için yalvarmıştı.Sonunda Türkü babasını bırakamamış.Melike ise hayallerinin peşinden gitmişti.
Şimdi Melike de babası da yoktu.Türkü ağlamamaya çalışarak eve girdi.Kısa süre sonra çiftliği yalnız başına yönetmeye başlayacaktı.Bu düşünce Türkü’yü korkuttuğu kadar heyecanlandırmıyor da değildi.


Biraz az oldu ama yarın telafi ederim…..

ama hiç yorum gelmiyor:(

Çok gzL oLmuş cnm devamını istiyorum (:

tmm canım akşama yazarım:)

Tmm cnm (: