Güneşin ışıklarını odamın penceresinden sızdırmasıyla gözümü açıyorum. İçimde garip bir huzur ve neşe var. Belki de Kredi borcunu ödediğimizden.. Üç gece üst üste sahneye çıktık ve kredi borcunu ödedik ama Cafeyi aksattık, bugün oraya gidip ortalığı toparlamamız gerekiyor. Usulca yataktan kalkıyorum. Mutfağa doğru ağır adımlarla yürüyorum.. Çocuk çok olunca taşıması da zorlaşıyor haliyle.. Kettle'n içine su doldurup düğmesine basıyorum ve suyun kaynamasını bekliyorum, o kaynarken de derin düşüncelere ve hayallere dalıyorum.. Çocuklarımı düşünüyorum, odalarını, hastaneye gideceğimiz günü nasıl sabırsızlıkla beklediğimi.. Kaynayan suyun buharı mutfağın her yanını sarıyor ve sonunda Kettle'n düğmesini attırıyor. Bende fırsattan istifade hemen bir ıhlamur yapıyorum kendime yanına da Melike'nin yaptığı muhteşem kurabiyelerden..
Bir saat kadar evin içinde dolaşıyorum, sessiz ama huzurlu yalnızlığımı kolaçan ediyorum tek ve tek başıma.. Aslında pek o kadar da yalnız sayılmam.. Karnımda tam yedi tane pıtırcan var. (: Onlarla birlikte oturup kısık sesle Şirinler'i izliyorum.. Ve farkediyorum ki hiçbirinin doğru düzgün adı yok.! İşte o zaman kafama bişeyler ''DANK'' ediyor.! Yedinci ayımda olduğumu ve daha hiç birinin adının konulmadığını farkediyorum.. Hafif koşar durumda yatak odama doğru koşuyorum, amacım Ümit'e sormak. (:
Türkü:Canııımm.. Ümit:Noldu.? Bir şeyin mi var.? Türkü:Yoo.. Sadece çocuklarımızın adı yok. Ümit:Türkü git başımdan zaten bütün gece uyutmadın.! Türkü:Ben..
Hiçbir şey diyemeden çıkıyorum odadan.. Ayaklarımı sürüyerek geçtiğim koridordaki boy aynasına gözüm çarpıyor.. Gözümün altında oluşmuş iki koca mor halka dikkatimi çekiyor. Yüzümün pürüzsüzlüğüne meydan okur gibi alnımın ortasında çıkmış sivilce, şişmiş bir yüz ve kocaman bir karın. Bunların hepsine birer sebep arıyorum.. Üzerime ince elbisemi geçiriyor, anahtarımı sehpanın üzerine bırakıyorum.. Hafif ritmik adımlarla aşağıya iniyor ilk duran taksiye kendimi atıveriyorum.. Yaşlar gözümde fındık gibi akarken taksici önce şaşırıyor ama sonra başına hep gelen bir olaymış gibi mendil uzatıyor.. Sonra da susup söylediğim adrese soğru sürüyor taksiyi..
Bense bugüne kadar başıma gelen herşey için ağlıyorum.. Küçükken yediğim dayaklar, uğradığım tecavüz için ağlıyorum.. Doğradığım tüm soğanlara ağlıyorum.. Yaşadığım onca şeye.. Hala yeterince saygı göremeyişime ağlıyorum.. Monoton hayatıma ve çektiğim onca ağrıya rağmen yine de sevmekten bir an bile tereddüt etmediğim çocuklarıma ağlıyorum.. Taksici söylediğim adrese geldiğinde duruyor ama ben inecek cesareti gösteremiyorum ve geri dönmesini söylüyorum..
- Melike & Özgün -
Melike:Günaydın canım. Özgün:Günaydın prenses.. (: Melike:Türkü kalktı mı acaba.? Özgün:O bu saate kadar uyur mu.? Kesin salonda Şirinler'i izliyordur. Melike:Hadi gel bakalım. -Salona gidiyoruz.- Özgün:Aa, TV açık ama o yok. Melike:Belki yeniden uyumaya gitmiştir. -Odaya bakıyoruz.- Özgün:Şşştt..Ümit uyuyor. Hadi biz salona geçip TV izleyelim.. Hem sen bana çay da yaparsın. Melike:Yaparım tabi sevgilime. (: Özgün:Yuh Melike yaa, kocanım artık ben senin. Melike:Ayh napıyım, ağız alışkanlığı..
Mutfağa gidip çayı demlemeye koyuluyorum. Taşın üzerinde Ihlamurlu bir fincan ve bir tabak buluyorum. Türkü kalkıp yemek yemiş. O zaman ekmek almaya gitti kesin düşüncesiyle salona gidiyorum. Birkaç dakika sonra Nil ve Kaan'ın odasından ciyak ciyak ağlama sesleri geliyor. Ortalığı böyle yırttığına göre kesin karnı acıkmış Ömür'ümüzün. Ses kesiliyor ve ben Nil'in emzirdiğini anlıyorum. (:
Melike:Özgün.. Bizim neden bir bebeğimiz yok.? Özgün:Bilmiyorum.. Melike:Yapsak ya. Özgün:Ama zaten çok çocuk gelcek. Şimdi bizde yaparsak nasıl bakarız.? Melike:Ama çok istiyorum. Özgün:Tamam bakarız. (:
Biz böyle tatlı tatlı atışırken kapı tıklanıyor. Gidip açıyorum ve Türkü'yü görüyorum.. Biraz bitap.. Biraz yorgun.. Biraz da ağlamaklı..
Melike:Noldu sana böyle.? Türkü:Yok bişey.. Ben kahvaltıyı hazırlıyım. Melike:Ben hazırlarım. Sen otur şuraya.! Türkü:Yok bişeyim Melike.. Özgün:Türkü, var bişeyin belli. Hadi anlat bize.. Türkü:Hamilelik işte, öyle ağlamaklı oluyorum bazen geçer birazdan..
Birkaç dakika sonra Ümit geliyor yanımıza esneyerek.
şimdi hemencecik yb istiyorum diycem ama tüm senaristler bana isyan edicek :D ama napım ya alla alla side güzel yerinde bitirmeyin canım yb isitiyorum :D
physikçi
Cinsiyet :
Mesaj Sayısı : 1627
Rep gücü : 1644
Kayıt tarihi : 08/12/10
Nerden : istanbul
Kişisel İleti : Ümit (:
Sevdiği Karekter :
Konu: Geri: •°o.O(Grup:Kaphı Gıchırthıssı)O.o°• ~FİNAL:Sayfa:151~ ''Kapıdan sana bakışımı hatırlıyor musun.?.!'' Ptsi Tem. 25, 2011 5:37 am
şimdi hemencecik yb istiyorum diycem ama tüm senaristler bana isyan edicek :D ama napım ya alla alla side güzel yerinde bitirmeyin canım yb isitiyorum :D
Kızım sen var yaa.! (: Yok sana yeni bölüm felan bir hafta boyunca yazmam görürsünüz gününüzü haa.! (:
physikçi
Cinsiyet :
Mesaj Sayısı : 1627
Rep gücü : 1644
Kayıt tarihi : 08/12/10
Nerden : istanbul
Kişisel İleti : Ümit (:
Sevdiği Karekter :
Konu: Geri: •°o.O(Grup:Kaphı Gıchırthıssı)O.o°• ~FİNAL:Sayfa:151~ ''Kapıdan sana bakışımı hatırlıyor musun.?.!'' Ptsi Tem. 25, 2011 5:38 am
Ya,ama 1 hafta fazla..Zaten ben hafta sonuna kadar falan giremeyebilme ihtimalim,var.. Şöyle girince 3 bölüm okurum diyodum o da en az..Canisin kızım sen.! Ayrıca önemli değil
CanseL~
Moderatör
Cinsiyet :
Mesaj Sayısı : 5842
Rep gücü : 2961
Kayıt tarihi : 08/10/10
Kişisel İleti : Los Angeles Kızı
Sevdiği Karekter :
Konu: Geri: •°o.O(Grup:Kaphı Gıchırthıssı)O.o°• ~FİNAL:Sayfa:151~ ''Kapıdan sana bakışımı hatırlıyor musun.?.!'' Ptsi Tem. 25, 2011 5:42 am
Ptsi Eyl. 02, 2024 11:15 pm
Cinsiyet
Mesaj Sayısı
Rep gücü
Kayıt tarihi
Nerden
Kişisel İleti
Sevdiği Karekter
Konu: Geri: •°o.O(Grup:Kaphı Gıchırthıssı)O.o°• ~FİNAL:Sayfa:151~ ''Kapıdan sana bakışımı hatırlıyor musun.?.!'' 
