Sevil birden geriye doğru sarsılıverdi. Cihan hemen sıkıca tuttu onu.
Cihan: Sevil, Sevil neyin var? Sevil: İyiyim, iyiyim benim başım döndü sadece. Cihan: Sevil, sen iyi değilsin. Gel dışarı çıkalım, deniz kenarına falan gidelim hava alırsın. Ayçin: Aa, Sevil Sevil iyi misin? Cenker: Ne oldu Cihan? Cihan: Bilmiyorum bir den sarsıldı. Ayçin: Hiyyy. Kötü bir şey olmasın. Sevil: Tamam tamam, endişelenmeyin yok bir şeyim. Biraz hava alayım geçer. Ayçin: Tamam hadi gidelim o zaman. Cenker: Hadi. Sevil: Yok yok, siz gelmeyin. Biz Cihan'la bir yerlerde otururuz, ben iyi olunca seni ararım Ayçin. Değil mi Cihan? Cihan: Evet biz öyle yaparız.
Cenker'de Ayçin'de telaşlı bakıyordu, Cihan ortamı yumuşatmak ister gibi tekrar konuşmaya başladı.
Cihan: Tamam, tamam merak etmeyin kontrol bende. (: Ayçin: Tamam o zaman, ama bak arayacaksın kesin. Sevil: Arayacağım. Ayçin: Söz ver. Sevil: Söz şapşal kız, söz. Cenker: Dikkat edin Cihan. Cihan: Olur.
Sevil ve Cihan Neşet'in evinden çıktılar. Sahil kenarında bir yere gidip oturdular.
Cihan: Sevil, iyi olduğuna emin misin? Sevil: İyiyim Cihan. Merak etme, inan bir şeyim yok. Yalnızca... Cihan: Yalnızca ne? Sevil: Onları öyle görünce, yani Ekrem ve Zeynep'i..
Ağlamaya başladı.
Cihan: Şttt. Sil gözlerini bakalım, ağlamak yok. Sen hakkını dün gece doldurdun. Sevil: Dayanamıyorum Cihan. Ben ona gerçeği söylemediğim için ondan kaçtım, uzaklaştım. Oysa bana seni seviyorum dedi, ama bak şimdi Zeynep'le gitti. Hem de onu sevdiğimi dalgınlıkla da olsa söylediğim halde. Cihan: Üzülme Sevil, n'olur üzülme, sen üzüldükçe ben de üzülüyorum. Bak, sen benim tanıdığım en güçlü insanlardan birisin. Kimse için kendini üzme.
Sevil bir şey söylemedi, sadece dinliyordu.
Cihan: Sevil ben, ben sana aşığım. Sevil: Ne?
Cihan yüzünü denize doğru çevirdi, Sevil'e sırtını söndü. Ama Sevil ani bir hamleyle onu kendine çevirdi.
Sevil: Anlamıyorum Cihan. Gerçekten anlamıyorum. Benim Ekrem'i sevdiğimi biliyorsun. Sen benim sırdaşım oldun. Cihan: Elimde olan bir şey yoktu Sevil. Senden uzaklaşamadım. Sevil: Ben Ekrem'den uzaklaştım ama. Ben nasıl yaptım? Sen de yapabilirdin. Cihan: Yapamazdım Sevil, yapamadım. Senin kadar güçlü değilim. Sevil: Cihan, ben şimdi gideceğim. Sen benim dostum olarak kalacaksın. Ve bana bir şey söylemek istediğinde bu sefer "sana aşık değilim, yalnızca dostum olarak seviyorum" diyeceksin. Demek zorundasın, ben sırdaşımı kaybedemem. Seni üzmeye de hakkım yok, Ekrem'i severken beni sevdiğini bile bile yüzüne bakamam. O yüzden dostum olarak kal. Yarın güne 2 dost olarak başlayalım.
Sevil gitti, Cihan yalnızca o duymadan "yapamam" demekle yetindi. Öteki tarafta Ayçin ve Cenker'in bir planı vardı.
Ayçin: Bak Cenker, anladın değil mi? Ekrem'e diyeceksin ki "biz Ayçin'le yemeğe çıkacağız, sen de gel. Merak etme Sevil gelmeyecek." Cenker: Tamam Ayçin, defalarca söyledin, saf mıyım ben? Anladım herhalde. Ayçin: Ya ben öyle demek istemedim ki. Cenker: Tamam tamam. Peki sen nasıl getireceksin Sevil'i restorana? Ayçin: Sevil annemi falan tanıyor ya, diyeceğim ki "Cenker'le yemeğe çıkacağız, üstüme kusar diye korkuyorum. Lütfen sen de gel." o da hemen gidecek restorana. Cenker: Kızın kalbine inmesin? Ayçin: Yok yok, hayır işi yapıyoruz biz burada. Sevenleri kavuşturacağız. (: Haa şık giyin demeyi de unutma. Cenker: Tamam, sen de unutma.
Ayçin ve Cenker planlarını uyguladılar. Yani Sevil ve Ekrem'i aynı restorana çağırdılar. İlk giden Sevil oldu, Ayçin'in dediği gibi yaptı ve yer tuttu. Kapıdan Ekrem girdiğinde öylece bakakaldı, çok şık olmuştu. Ekrem Sevil'e doğru gitti.
Ekrem: Ne işin var senin burda? Sevil: Ayçin'i bekliyorum, asıl senin ne işin var burda? Ekrem: Cenker çağırdı, ama senin gelmeyeceğini söylemişti. Bi yanlışlık oldu herhalde. Sevil: Herhalde ben bi sorayım Ayçin'e. Ekrem: Ben de bir Cenker'i arayayım.
Aradılar, Cenker'de Ayçin'de "yarım saate oradayız" dedi. Aradan yarım saat geçti, hala gelen giden yoktu.
Ekrem: Nerde kaldı bunlar ya?
Çok sinirli bir şekilde söylemişti bunu.
Sevil: Bu kadar mı rahatsız oluyorsun? Ekrem: Neyden? Sevil: Benimle aynı masada oturmaktan, aynı havayı solumaktan. Ekrem: Ha-hayır. Sevil: Seni seviyorum dedin bana, sonra beni orada öylece bırakıp Zeynep'le gittin. Ekrem: Sevil. Sevil: Sen benden daha yalancısın, bana seni seviyorum derken gönlünde, aklında kim vardı? Zeynep mi? Bunun için mi çabucak ona bıraktın kendini? bunun için mi onu seçtin? Ekrem: Sen bana seçme hakkı vermedin. "Seni sevmiyorum" dedin. Sevil: Anlamadın değil mi? Seni nasıl sevdiğimi anlamadın. Ama haklısın, ben bile anlamadım ki senin gibi birini nasıl sevdiğimi. Ekrem: Neyim varmış benim? Sevil: Neyin yok ki? Dolandırıcılık mı dersin, bencillik mi, odunluk mu? Ekrem: Hop hop yavaş gel. Sevil: Bak sen de neyin olmadığını bulduk. Sen de cesaret yok. Gerçeklerle yüzleşmeyi göze alamıyorsun. Ekrem: Gerçeklerle yüzleşmek o kadar da güzel değil. Mesela sen ve Cihan. Gerçek değil mi? Yüzleşmek hiç hem de hiç güzel olmadı benim için. Sevil: Sen, sen ne demek istiyorsun? Ekrem: Sizi gördüm, Cihan'la, dün gece... Sevil: Sadece beni teselli ediyordu. Bak ben onu hayatta sevmiyorum. Ekrem: Yaa, demek seni teselli ediyordu. Ya Cihan'ı seviyorsun, yada hafif bir kızsın ki sevmediğin birinin kucağında teselli arıyorsun. Hangisi? Sevil: Ne diyorsun sen ya? Düzgün konuş. Ekrem: Konuşmazsam ne olur? Sevil: Gidiyorum ben ya, seninle konuşacak hiçbir şeyimiz yok bizim.
Sevil giderken gözünden akan yaş, denizin üstünde parlayan ayışığı ve restorandan gelen müzik sesi bütünleşiyordu sanki.
Aşk herkesi kırar biraz Eksilmesin acısı şükret varsın ağlasın dalda kiraz Herkes kendine sürgün biraz Cocuk gülüşün dünden bir yara Aşk bize sıla Günler gelir de büyürüz elbet Aşk bize gurbet Ay ışığı dalga kıran Yara da tuz aşkdan kalan Ay ışığı tende bıçak Giden sürgün kalan kaçak Aşk bize sıla Aşk bize Gurbet Kapansın yarası şu gecenin Ayrılıklar örtsün üstümü Kimim kimsendin ah gözlerin Gidecek yeri yok kimsenin Cocuk gülüşün dünden bir yara Aşk bize sıla Günler gelir de büyürüz elbet Aşk bize gurbet Ay ışığı dalga kıran Yara da tuz aşkdan kalan Ay ışığı tende bıçak Giden sürgün kalan kaçak Aşk bize sıla Aşk bize Gurbet
En son αﾚєcтяσηα tarafından C.tesi Mayıs 14, 2011 6:49 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Ptsi Eyl. 02, 2024 11:15 pm
Cinsiyet
Mesaj Sayısı
Rep gücü
Kayıt tarihi
Nerden
Kişisel İleti
Sevdiği Karekter
Konu: Geri: DEĞM'ES'İN ELLERİMİZ -17.Bölüm 87.Sayfa- 
