Kanka ? Kanka ? Ağzım açık kaldı diyebilirim. Ümit'e burdan şunu söylemek istiyorum: Sen de istiyorsun açık konuş susma. Meltem çok taşmış açıkçası. Uh yani. Aşırı beğendim, süper olmuş, harika vs. Ellerine sağlık kanka yine müthiş.
Hohoho :D Assolistimiz gelebildi sonunda Ben sana boşuna , git oku bölümü demiyorum yani Karakterimiz ince ince işlenmiş,fotoğraf özel olarak bulunmuştur Teşekkür nettim nuleyn :D
Bu kostüm odası onlarındı Meltem çekil aradan Ellerine sağlık Ece'm harika olmuş Ayrıca şu ahtapot benzetmesine bittim. Meltem güzel seçim bu kızı ilk defa kötü karakter olarak okumuş oldum Devamını bekliyorum 8)
Bu kostüm odası onlarındı Meltem çekil aradan Ellerine sağlık Ece'm harika olmuş Ayrıca şu ahtapot benzetmesine bittim. Meltem güzel seçim bu kızı ilk defa kötü karakter olarak okumuş oldum Devamını bekliyorum 8)
Meltem'in foyası çok yakında ortaya çıkıyor Bu Meltem var ya aslında... Öhöm , sustum. Teşekkürler (:
Meltem'e işkence yapıyoruz Meltem 2 bölümlük bir konuk oyuncumuzdur canım, o karadul bir sapık Özgür'ün başı bende baplı Yeni bölüm inşallah yarın gelir :D
26. Bölüm; Bitti Türkü Beni görmeyi beklemediği açıktı. Tanık olduğum şeyi açıklamak için çırpınmaya başladı. Meltem’ i üzerinden itti ve olduğu yerde konuştu. “ Meltem düşündüğün gibi değil. Lütfen dinle lütfen açıklayabilirim ! “ Başımı iki yana sallamakla yetindim. Yüzümdeki inanamaz ifadeyi gördüğüne emindim. Yaklaşmaya başladığını fark ettiğimle hızla odadan çıktım. Arkamdaki ayak seslerini duyuyordum. Aramızdaki mesafe gözden kaybolmam için uygundu. Hızla koridorun sonundaki merdivenleri tırmandım. Terasa kaçabilirdim. Arkamdan hala bağırıyordu. “ Türkü yalvarırım dinle sandığın gibi değil ! “ Durmadım ve terasa çıkan kapıyı hızla açtım. Kapıyı kapatıp açıldığında arkasında kalabileceğim şekilde yanına sindim. Kalp atışlarım yine almış başını gitmişti. Hızına şahit oldukça kalp krizi geçirme riskine ne kadar yaklaştığımı anlıyordum. Birkaç saniye sonra kapı açıldı. Ümit gelmişti evet. Kapıyı biraz açık bırakıp ilerledi. “ Türkü…” Birkaç adım ilerledikten sonra durdu. Omuzlarındaki hareketten ne kadar hızlı soluk alıp verdiğini görebiliyordum. Titreyen ve çatlak bir sesle adımı yineledi. “ Türkü…” Yavaş ve sessiz adımlarla ilerledim. Yaklaşmıştım iyice. Hala hızla nefes alıp veriyordu. Aniden ellerimle gözlerini kapattım arkasından. Tepki vermemişti. Ama ellerimin altında oynayan kaşlarından şaşırdığını ve yüzünü buruşturduğunu tahmin edebiliyordum. Ellerimi kıpırdatmadan önüne geçmeye çalıştım. Zor olmuştu. Dönerken gözlerinin kapalı kalmasını sağlamak için ellerimin de yer değiştirmesi gerekiyordu. Sakince önüne geçebilmiştim. Islak ve çekici dudaklarını gözüme kestirdim. Dudaklarım dudaklarına değmek üzereyken ellerimi çektim. Beni görmeliydi. Aksi takdirde Meltem sanıp reddedebilirdi. Ben olduğumu gördüğünde ki ifadesini bilmiyordum. Sadece dudaklarına odaklanmıştım. İlk dokunuşunda tedirgin olsa da devam edeceğimi anlayınca tereddütsüz öpmeye başladı. Özlem, tutku, aşk, karşılıklı aşk, korku ve endişe. Dudaklarından aldığım tatlar arasındaydı bunlar. Özlemiştik birbirimizi. Fazlasıyla. Aşk sanki dönüşüp duruyordu. Dudaklarımız sayesinde ondan bana geçiyor benden de ona geçiyordu. Korkulu olduğunu hissedebiliyordum, henüz neler olup bittiğini anlamamıştı. Şiddetle öpüşüyorduk. Elleri belimi sarmıştı yine ve bende saçlarındaki yolculuğuma çıkmayı unutmamıştım. Nefessiz kalana kadar dudaklarımızdaki hızı kesmemiştik. Artık nefes almamız gerektiğinde durmuştuk. Hep yaptığı gibi alnını alnıma dayadı. İkimiz de gülümsüyorduk. Dudaklarının arkasına gizlenmiş muhteşem gülüşünü sağlayan düzgün dişlerini görebiliyordum. Şiddetle ve hızla öpüştüğümüzden ki öncesinde de koştuğumuzdan nefes nefese kalmıştık. Ellerim hala saçlarındaydı. Alnı da alnımda. Gülümsemesini bozmadan hızlı soluklarının arasından konuştu. “ Artık bitti mi ? “ “ Bitti…” Gülümsemesi daha da büyüdü. Sadece o şekilde duruyorduk. Hiç hareket etmeden. Artık onunda saatlerce böyle durmayı isteyebileceğini biliyordum. Aşk… Ne çok fikir değiştirmeme neden oluyordu böyle kendisi hakkında. Değişmeyen tek şey kendisiydi. Ne yaşamış olursak olalım aşk hep bizimleydi. Öfkenin yanında da barınabiliyordu. Ya da nefretin. Ama asla aşık olduğunuz kişiye aşık olmaktan vazgeçemiyordunuz. Aşkın tohumu yalnızca bir kere düşüyordu yüreğe. Bazen acıya filizleniyordu bazen de sevince. Bulutların üzerine çıkarmışken birden aşağı da atabiliyordu. Boşluğa, yokluğa… Benim aşkımsa karanlığından çıkıp güneşine kavuşmuştu. Sonsuz kere teşekkür ediyordum kaderime, bazen olanlardan sorumlu tuttuğum şansıma. Mutluluk tekrar hücrelerime doluyordu. Birazda onun kokusundan katıp geliyordu. Ümit… Sevdiğim tek erkek… Artık benim…
Bu Türkü çok kurnaz ha Bu günlük bu kadar, diğer bölüm daha fantastik olacak
Oha Ecem bu çok harika bir bölüm olmuş Bitti diyince bende tokat atıp gidicek sanmıştım oda veda öpücüğü Beni yine yanılttın Ayrıcana o son pragrafa bayıldım Ellerine sağlık Devamını ve o fantastikliği merakla bekliyorum
En son ●Ķevseŗ● tarafından Ptsi Eyl. 19, 2011 2:27 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Oha Ecem bu çok harika bir bölüm olmuş Bitti diyince bende tokat atıp gidicek sanmıştım oda vde öpücüğü Beni yine yanılttın Ayrıcana o son pragrafa bayıldım Ellerine sağlık Devamını ve o fantastikliği merakla bekliyorum
Oha Ecem bu çok harika bir bölüm olmuş Bitti diyince bende tokat atıp gidicek sanmıştım oda vde öpücüğü Beni yine yanılttın Ayrıcana o son pragrafa bayıldım Ellerine sağlık Devamını ve o fantastikliği merakla bekliyorum
Ptsi Eyl. 02, 2024 11:15 pm
Cinsiyet
Mesaj Sayısı
Rep gücü
Kayıt tarihi
Nerden
Kişisel İleti
Sevdiği Karekter
Konu: Geri: Girdap 34. Bölüm; " Ambargo "97.sayfa 
bayıldım ...sevilim yanlış anladı harbiden ya :/ :/ ..bugün yb gelsin lütfennnnnnnnnnnnnn :D.D
