çok çok çok çok çok güzel olmuş ellerine sağlık :D

Süper olmuş canım )

Ümit -"Kahretsin! Bir erkeğin duyguları ile oynamamalı." cebinden çıkardığı telefon ile tanıdık bir ismi tuşladı. "Özlem."
Özlem -"Ümit! Sen misin! İnanamıyorum! Beni bir daha aramazsın sanmıştım."
Ümit -"Bende öyle sanmıştım." her zamanki gibi kabaydı. "Her neyse bu gece buluşalım mı?"
Özlem -"Şey yani ben.. " sesinden sevindiğini anlıyordu. "Tamam olur."
Ümit -"İyi senin evine gelirim."
_______
Bence ümit gitmiycek.
Süper bi bölümdü yb ne zmn gelir?

Çok güzell bayıldım. Yb sabırsızlıkla bekliyoruum

Çok güzel olmuş tatlım yeni bölüm ne zaman gelir acaba

yeni bölüm tarafımdan merakla bekleniyor belirtmek istedim=)

vıyyyyyyyyyyy terledim haa
süper olmuş yaa ellerine sağlık
türküde işini biliyo hani
neyse yeni bölümü bekliyor olacağım(herzamanki gibi)
umarım çok bekletmezsin

canim yeni bölüm nezaman ?

Yb Nezaman Cnm ?

yb? (:

Yb yb yb yb yb hadii

Büşra giremediği için bölümü benden eklememi rica etti (:

6. Bölümm..

Bardağa vişne suyunu doldurduktan sonra geri çekilip hazırladığı masaya baktı. Harika görünüyordu kendiyle gurur duydu. Aslan fazla üşengeçti açlığından öleceğini bilse kendine bir şeyler hazırlamazdı ama son yaptıkları akıl alır gibi değildi. Islık çalarak merdivenleri çıktı mor kapının önüne gelince yüzünde büyük bir gülümseme oluştu. Zaten içeri girecekti ama nezaketen kapıyı çaldı ve içeri girdi gördüğü manzara hiçte tahmin ettiği gibi değildi.

Aslan -"Beste. "

Beste hâlâ uyuyordu. Aslan onun çoktan kalktığını falan düşünmüştü ama Beste Hanım mışıl mışıl uyuyordu. Üstü açılmıştı, yatarken giydiği t-shirt hafif açılmış göbek deliği gözüküyordu. Deli yattığı fazlası ile belliydi. Yanına gidip yatağın ucuna oturdu.

Aslan -"Bestee. Hadi kalk. " karşılık gelmeyince kolunu sarstı. "Beste. Kime diyorum heey. "

Beste ya uyanmıyordu ya da uyanmak istemiyordu.

Beste -"Mert git başımdan." sessizce mırıldandı. "Uykum var."
Aslan -"Ben Mert değilim tatlım. "

Beste gözlerini aniden açtı kendisine alayla bakan Aslan'ı gördü. Ne yapacağını şaşırdı. Aslan'ı unutmuştu.

Beste -"S-seen. Ne arıyorsun burda." pikeyi üzerine çekti. Şu an yüzünün kıpkırmızı olduğundan emindi.
Aslan -"Kahvaltı hazır canım, seni uyandırmaya geldim."
Beste -"Odama girmeye hakkın yok! "
Aslan -"Aşağıda bekliyorum canım. "

&&

Aslan tabağına dalmış annesine ne diyeceğini hesaplıyordu. Abisi burada olsaydı abimde kaldım diye bir yalan uydurabilirdi ama abisi balayındaydı. Asla annesine "Ben bu gece bir kız arkadaşımın evinde kaldım. " diyemezdi. Parçalardı onu! Hatta evlendirmeye kalkardı.

Beste -"Aslan sana diyorum, heey. "

Sofraya oturduklarından beri Aslan'ı azarlıyordu ama onu dinlemediğini fark etti.

Aslan -"Efendim canım. "
Beste -"Bak ya az önce ne dedim ben. Bana canım deme! "
Aslan -"Olur tatlım. "
Beste -"Tatlımda deme!
Aslan -"Tamam ha- "
Beste -"Sakın o kelimeyi kullanma. "
Aslan -"Ne diyecektim ki. " düşüncelerini bir kenara bırakıp keyifle gülümsedi.
Beste -"Şey diyecektin .. Benden daha iyi biliyorsun! Uzatma. "
Aslan -"Hayır bilmiyorum ne diyecektim. "
Beste -"Aslan! Dünki tanıştığım adam yanıma gelip canım cicim diyemez! "
Aslan -"Ne diyebilir o zaman. "
Beste -"Hiç bir şey. Mesela evden gidebilir. "
Aslan -"Hayır henüz gitmeyeceğim." gözleri ile Beste'nin sargıda olan elini gösterdi. "Henüz iyileşmedin. "
Beste -"Bak tamam affetim. Hadi git."
Aslan -"Benden bu kadar nefret ettiğini bilmiyordum. "
Beste -"Senden nefret etmiyorum! Daha seni tanımıyorum bile nasıl nefret edebilirim. "
Aslan -"Tamam o zaman yanında olduğum süreçte beni tanırsın. Oldu mu." cevap vermesini beklemeden "Tamam anlaştık."
Beste -"Hey allahım!"

Çayındaki son yudumuda aldıktan sonra ayağa kalktı Beste. Düne bakarak ayağının üzerine basabiliyordu biraz. Topallayarak salona girdi koltuğa oturup acı ile dudaklarını dişledi. Cebinden telefonu çıkarıP Türkü'yü tuşladı.

Beste -"Alo."
Türkü -"Bestee!" sesinden onu çok özlediğini anladı.
Beste -"Evet benim. Valla aramamam gerekirdi ama dayanamadım." koltuğa ayaklarını uzatıp oturdu. "Ne yapıyorsun. "
Türkü -"Ümit'i çıldırtma aşamalarındayım canım. Sen ne yapıyorsun, sıkılmıyorsun ya tek başına evde? "
Beste -"Yok ya sıkılmıyorum. Ne yapıyosun mavi göze? "
Türkü -"Gelince anlatırım. Şimdi gitmem gerek. Öpüyorum seni kendine iyi bak."

Yüzüne kapatılan telefon ile kaşlarını çattı. Koltuğun üzerine telefonu bırakıp sargıda olan sağ eli ile alnını tuttu.

Beste -"Off .."
Aslan -"Ne oldu niye ofluyorsun arkadaşım. "
Beste -"Sıkıldım çünkü. Ben boş duramam. "
Aslan -"Film izleriz? "
Beste -"Hmm.. Olabilir evet. " koltuktan kalkıp dengesini sağladı. "Yeni aldığım bir DVD vardı izlemeye fırsatım olmamıştı bekle getiriyorum. "

Beste adımını atacaktı ki Aslan'ın kolundan kavraması ile olduğu yere çivilendi.

Beste -"Ne var yine? "
Aslan -"Şimdi yarım saat gitmen yarım saat de gelmen sürecek söyle ben getireyim. "
Beste -"Olmaz o odamda. " yüzüne bakmayı reddetip kafasını yere eğdi. "Yani ben alırım. "
Aslan -"Anladım. "

Beste odasına çıkıp DVD yi aldı. O kadar da yavaş değildi. Filmi koydu ve yerine geçti.

Beste -"O kadarda yavaş değilim. "
Aslan -"Evet ne filmi bu?"
Beste -"Korku filmi. "
Aslan -"Bak sonra ağlama. "
Beste -"Saçmalama. "

Aslan Beste'nin yanına gelip oturdu.

Aslan -"Nee? Filmi net görmek için geldim. "
Beste -"Bacaklarımı uzatacaktım! "
Aslan -"Uzatabilirsin. Bak böyle."

Beste'nin bacaklarını kendi bacağının üstüne uzatmasına nazikçe yardım etti.

Aslan -"Tamam bak oldu. "

&&

Havlusunu şenzlonga serdikten sonra saçını lastik tokayla acele ederek bağladı. Yukardan topuz yapmıştı. Yüzerken sorun çıkarmalarını istemezdi. Ümit'e baktığında kendisini hala fark etmediğini anladı. Havuzda sürekli kulaç atıyordu.

Türkü -"Acımak yok. " sinsice sırıttı.

Ümit'in yüzdüğü yere yakın olarak atladı havuza. Kafası sudan çıktığında iki eli ile yüzünü sıvazladı gözlerini açtığında karşısında duran Ümit'i görünce ister istemez sıçradı.

Türkü -"Ne çabuk geldin sen. "
Ümit -"Sizin gibi 2 parça giyinmek zorunda değilim. Kolay oldu yani. " göz kırptı.

Ümit Türkünün bikiniyi nasıl taşıdığını görmek için can atıyordu. Keşke havuza atlamadan önce görebilseydi.

Ümit -"Neyse, var mısın yarışa? "
Türkü -"Hayır. Seninle boy ölçüşemem nasıl yüzdüğünü gördüm. "
Ümit -"Sen bilirsin. Sen daha hafifsin su seni daha kolay tutar. Fiziğinde uygun yani. "
Türkü -"Hafifliği anladım. Fizikle ne alakası var bunun." şaşkınca sordu.
Ümit -"Boş ver. Anlamazsın."
Türkü -"Anlatırsan anlarım." gerçekten ne alakası vardı fiziği ile?

Ümit son cümleyi ağzından kaçırmıştı aslında o anki düşünceleri daha farklıydı. Niye sesli söylemişti ki şu fizik ile olanı. Konuyu kapatmak için havuzun merdivenlerini kullanarak şenzlongun yanına geldi. Kuralanmayı ret ederek öylece havlunun üstüne uzandı. Adı gibi biliyordu ki Türkü konuyu kapatmayacak arkasından gelecekti ve Ümit'te bikiniyi Türkü'nün üstünde görebilecekti.

Türkü -"Gıcık. "

Ümit'in dediği oluyordu. Türkü havuzdan çıkmak için merdivene kadar yüzmüştü. Merdivenden yavaşça çıktı. Saçındaki tokayı çıkarıp saçlarını dağıtmak için kafasını salladı.

Ümit'in nutku tutulmuştu! Bu kız onu nasılda etkiliyordu! Yaptığı her hareketi yutkunarak izliyordu. Son olarak kurulanmasını izledi. Ardından yanındaki şenzlonguna yerleşmişti.

Ümit -"Nerden söyledim havuzu ya! " elini ıslak saçları arasında gezdirdi.
Türkü -"Bir şey mi dedin Ümit duyamadım "
Ümit -"Hayır bir şey demedim. Kendi kendime konuşuyorum."
Türkü -"Kendi kendine konuşman iyi değil. "
Ümit -"Yok gayet iyi bence sende denemelisin. "
Türkü -"Dostlarım varken ne gerek deli gibi? " Ümit ile aralarındaki plastik sehpanın üstünden kokteylini aldı ve pipetin yardımı ile bir yudum aldı. "Bak ne diyorum. " elindeki kokteyli bıraktı ve oturur vaziyetini aldı.
Ümit -"Söyle bakıyım ne diyosun. " hoş bir gülümseme ile karşılık verdi.
Türkü -"Bence arkadaş olabiliriz? Yani sürekli seninle çekişmeyi istemiyorum. " diyerek planının en büyük taşını oynadı.
Ümit -"Hmmm.. " dudaklarını düşünce ile yukarı kıvırdı. "Olabilir aslında. Kavga etmek o kadarda çekici değil. "
Türkü -"Tamam o zaman anlaştık arkadaşım." tokalaşmak için elini uzattı. Ümit'in elini sıktığını görünce gülümsedi.
Ümit -"Anlaştık."

Gökten gelen gürültü ile ikiside havadaki bululara bakmak için başlarını kaldırdı. Hala el elelerdi. Ümit acele ile ayağa kalktı ve havluyu Türkü'nün üstüne attı.

Ümit -"Eğlence bu kadar. Üşütmeni istemiyorum hadi içeri. "
Türkü -"Ya ama. "
Ümit -"Aması dadası yok hadi. Hasta olursun. "
Türkü -"Ya ama içerde ne yapıcaz bırak yağmuru izleyeyim. "
Ümit -"Arkadaşlığımızı kutlayabiliriz bence. "
Türkü -"O nasıl olacak. "
Ümit -"Şimdi gidip üzerini değiş ve büyük odaya gel. "
Türkü -"Pekala. "

Yağmur şiddetlenince koşar adımlarla içeri girdi ikiside. Türkü Ümit'in dediğini yapmış odasına çıkmıştı üzerini değiştirmek için.

&&

Kırmızı şarabı kadehe doldurup Türkü'ye uzattı.

Türkü -"Kutlama dediğin bu muydu yani? "
Ümit -"Hayır sadece başlangıç. İçkiye olan tepkini ölçmeden olmaz. "
Türkü -"Sarhoş olmam için çok çok içmem gerek. Yani bu imkansız. "
Ümit -"Sarhoş etmeye çalışmıyorum arkadaşım. Sadece oyuna başlamadan önceki bir alıştırma."
Türkü -"Peki öyle olsun."

Türkü kadehteki şarabı tek bir hamlede içti. Ümit'e meydan okurcasına kadehi gösterdi. Yeniden doldurmasını istiyordu.

Ümit -"Çok hızlı gidiyorsun. Tamam madem öyle. Alıştırma falan yok sen istedin. "

Yerdeki sehpayı çekti ve yere oturup bağdaş kurdu. Sehpanın altındaki gizli çekmeceden küçük kadehleri çıkardı. 8 tane vardı. 2'şerli olarak 4'er tane dizdi.

Türkü -"Bundan bahsetmemiştin. " Ümit gibi yere oturdu bağdaş kurdu.
Ümit -"Ne oldu vaz mı geçeceksin. "
Türkü -"Doldur bakalım daha ölmedim. "

Ümit gülümsedikten sonra küçük kadehleri viski ile doldurdu. İkiside baştakileri alıp birbirlerininki ile tokuşturdu.

&&

Ümit -"Gerçekten gidip vurdun mu adama? " büyük bir kahkaha atmıştı.
Türkü -"Tabii kide ne yapmamı bekliyordun? " sesi oldukça yorgun ve sarhoş çıkmıştı. "Saat kaç. "
Ümit -"Hmm. Ya 6 ya 5. "
Türkü -"Hadi ya. Sabahladık mı biz. "

Cümlesinin sonunda hıçkırmıştı. Ümit yine büyük bir kahkaha patlatmıştı. Ben çok zor sarhoş olurum diyen Türkü. Şimdi bayılacak derecedeydi. Alkol komasına girmesine korktuğundan tüm içkileri önünden aldı.

Türkü -"Ne yapıyorsun. "
Ümit -"Çok içtin. Ayrıca daha yeni hava kararıyor. Yani sabah değil. "
Türkü -"Tamam işte sabah oluyor salak. " mantıksızca gülmüştü.
Ümit -"İçkinin bu denli dokunacağını bilseydim koklatmazdım bile. "
Türkü -"Be-been uyuycam. "
Ümit -"Kalk o zaman gidiyoruz. "
Türkü -"Hoopp bir dakika. O kadar salak değilim. Arkadaş dedik bağrımıza bastık. "
Ümit -"Üf Türkü sapıtma. " ayağa kalkıp elini uzattı. "Hadi tut elimden. "

Türkü Ümit'in elinden tutup ayağa kalktı dengesini sağlayamadan Ümit'in üstüne düştü. İkisi yerde yatıyordu ve Ümit'in üzerindeydi. Ümit etkide kalmamak acele ile ayağa kalktı yerde yatan Türkü'yü hızla kucakladı. Merdivenlerden çıkıp yatak odasına girdi. Yatağın üzerine bıraktı özenle. Odadan çıkmak için hareketlindiğinde Türkü'nün sesini duydu.

Türkü -"Sıcak. Çok sıcak. "
Ümit -"Anlamadım. "
Türkü -"Çok sıcak. "
Ümit -"İçkilerin etkisinden dolayı öyle. "
Türkü -"Üstümü değiştirmem lazım ... " sesi boğuk çıkıyordu.
Ümit -"Yardım mı edeyim? "
Türkü -"Ne. Evet olabilir. " Ümit'in ne dediğini anlamamıştı ama aklına gelen ilk cevabı savurdu.

Türkü dengesini korumaya çalışarak ayağa kalktı. Dolaptan çıkardığı askılı t-shirt'i elinde sallayıp kahkaha attı.

Ümit -"Of otur şuraya. Allah'ım bu günleride mi görecektim.. Bu gidişle Özlem'e de gidemeyeceğim. "

Türkü'yü yatağa oturtup t-shirt'in tersine düzüne baktı. Allahtan altında eşofman altı vardı onu değiştirmek istemeyecekti.

Ümit -"Kaldır bakalım kollarını." Türkü kollarını kaldırınca üzerindeki T-shirtten kurtuldu. "Of hayır. Kabustayım ben. "

Türkü'nün bugün gözüne soka soka aldığı kırmızı takımı gördü. Daha doğrusu sadece südyeni gördü. Dişlerini sıkarak askılı t-shirti giydirmeye çalıştı.

Türkü -"Giymiycemmm! Böyle yatçam. "
Ümit -"Hayır hastalanırsın. "
Türkü -"Ya bırak. "

Yatağın üstünde sürünerek yastığa ulaştı ve kafasını koydu.

Türkü -"Gelmiyor musun? "
Ümit -"Nereye? "
Türkü -"Ümit uyumayacak mısın? "
Ümit -"Burda mı? "
Türkü -"Tabii burda şapşal. "

Ümit şaşkınlıkla yatağın içine süzüldü. Bir yanı istesede diğer yanı kendini kontrol edememekten korkuyordu.

tek kelimeyle harika olmuş=)devam lütfen bayıldım=)sevil bence sarhoş olmayabilir bilerek yaptığını düşünmüyo değilim=)

Süper Süper Süper Süper Süper Süper Süper Süper Süper Süper Süper Süper Süper Süper Süper

Ümit -"Gerçekten gidip vurdun mu adama? " büyük bir kahkaha atmıştı.
Türkü -"Tabii kide ne yapmamı bekliyordun? " sesi oldukça yorgun ve sarhoş çıkmıştı. "Saat kaç. "
Ümit -"Hmm. Ya 6 ya 5. "
Türkü -"Hadi ya. Sabahladık mı biz. "

Cümlesinin sonunda hıçkırmıştı. Ümit yine büyük bir kahkaha patlatmıştı. Ben çok zor sarhoş olurum diyen Türkü. Şimdi bayılacak derecedeydi. Alkol komasına girmesine korktuğundan tüm içkileri önünden aldı.

Türkü -"Ne yapıyorsun. "
Ümit -"Çok içtin. Ayrıca daha yeni hava kararıyor. Yani sabah değil. "
Türkü -"Tamam işte sabah oluyor salak. " mantıksızca gülmüştü.
Ümit -"İçkinin bu denli dokunacağını bilseydim koklatmazdım bile. "
bence de numara yapıyor olabilir türkü

MUHTEŞEM olmuş

ohaaa! süper yb çabukgelsin :D

Çookk güzel canım...Devam bayıldım...